ciddi çalışmaya başlamak
Verb
yapmaya kesin karar vermiş olmak
Verb
para bulmakta güçlük çekmek
Verb
büyük güçlüklerle para bulmaya çalışmak
Verb
para bulmakta büyük güçlük çekmek
Verb
çok para ihtiyacı olmak
Verb
yedek akçe olarak ayrılan meblağları onaylamak
Verb
kurdurmak kurdurtmak
Verb
TV cihazını onarması için birini çağırmak
Verb
hükmü erteleme talebinde bulunmak
Verb
kararın iptali talebi
Noun, Law
oyunu kurallarına göre oynamamak
Verb
bir oyunu kurallarına göre oynamamak
Verb
oyunu kurallarına göre oynamamak
bir şeye bir sınır tayin etmek/son vermek.
bir işe gayretle girişmek.
bir şiiri bestelemek
Verb
kediye peynir tulumu emanet etmek
Verb
bir şeye değer biçmek hizmetlerine yüksek değer biçmek
Verb
okunacak kitapların listesini yapmak
Verb
başarısını çok çalışmaya borçlu olmak
Verb
birinin hesabına yazmak
Verb
(a) ateşe vermek, tutuşturmak, yangın çıkarmak, yakmak, (b) kışkırtmak, tahrik etmek, alevlendirmek, gayret vermek.
ateşlemek, ateşe vermek, tutuşturmak.
bir belgeye imza atmak
Verb
bir belgeyi imzasıyla tasdik etmek
Verb
bir belgeyi imzalamak
Verb
bütün zihnini bir şey üzerinde toplamak
Verb
bir işi ay sonundan önce bitirmeyi kafasına koymak
Verb
…'e kalkışmak/koyulmak/girişmek.
He set out to reform the world: Dünyayı islâh etmeye kalkıştı.
eline kâğıt kalem almak
Verb
yazı yazmaya başlamak
Verb
kâğıt kaleme sarılmak
Verb
bir belgeye mühür basmak
Verb
dövüş, çarpışma, vuruşma, dalaşma, arbede, mübareze.
Noun
hisse senedine düşük fiyat vermek
Verb
başlamak, girişmek, teşebbüs etmek.
tazminatı tespit etmek
Verb
sürgün hükümeti kurmak
Verb