shy

  1. Noun, Sports taç atışı
  2. Adjective mahcup, çekingen, sıkılgan, utangaç.
    She's a shy girl. a shy smile.
  3. Adjective ürkek, korkak.
  4. Adjective şüpheci, vesveseli, güvensiz.
  5. Adjective ihtiyatlı, dikkatli, gönülsüz, isteksiz.
    I'm shy of saying too much on this delicate subject.
  6. Adjective noksan, eksik.
    shy of funds.
  7. Adjective kolayca/kendiliğinde üremeyen (bitki, hayvan)
  8. Verb (at) ürkmek, ürkerek zıplamak, irkilmek.
    shy at sth: bir şeyden ürküp zıplamak.
    The horse shied
    at the loud noise and threw its rider.
  9. Verb çekinmek, sakınmak, vazgeçmek.
    He shied away from buying the house when he learned the price.
  10. Verb fırlatmak, hızla atmak.
  11. Noun ürkme, irkilme, ürkerek zıplama.
  12. Noun fırlatma, hızla atma.
  13. Noun deneme, kalkışma, teşebbüs.
    to have a shy at a new job: yeni bir işi denemek.
kameradan kaçan Adjective
filminin çekilmesinden hoşlanmayan Adjective
kameralardan hoşlanmayan Adjective
utanmak Verb
birden bire utangaçlığa bürünmek Verb
birden bire utanmak Verb
bilgisayar çekingeni (en basit bir bilgisayarı bile kullanamayacağını sanan kişi
gazetelerde mülakat yapmaktan çekinen
medyadan korkan
ağzı sütten yanmak an yoğurdu üfleyerek yer
sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer.
yabani
istemeyerek çalışan
tembel
işten kaçınan
çekinmek Verb
kaçınmak Verb
kaçınmak, uzak durmak, imtina etmek, çekinmek, sakınmak.
sakınmak, çekinmek, uzak durmak, kuşkulanmak.
She fought shy of making the final decision.
fight
shy of a job: bir işten çekinmek.
sermaye yatırımından kaçınmak Verb
birinden kaçınmak Verb
borsadan uzak durmak Verb