1. oylum, hacim, cesamet.
    a ship of great bulk.
  2. büyük kısmı, kısmı küllisi.
    The bulk of the debt was paid: Borcun büyük kısmı ödenmişti.
  3. yığma/dökme mal: ambalajlanmamış, paket/kutu/torbalara konulmamış mal.
    break bulk: ambardan/ambalajdan çıkarmak.
  4. posalı/elyaflı/ kepekli/artıklı gıda.
  5. (kâğıt/karton) kalınlık, kalınlığın ağırlığa oranı.
  6. gövde, vücut, canlı bir yaratığın bedeni.
  7. genişle(t)mek, büyü(t)mek, şiş(ir)mek.
  8. (kâğıt/karton) belirli bir kalınlıkta olmak.
  9. (bir araya) topla(n)mak, yığ(ıl)mak.
bir kimsenin işinin büyük kısmı
mallarının büyük bölümünü kaybetmek Fiil
seri imalat malları İsim
yükü (kısmen/tamamen) boşaltmak.
yükü boşaltmak Fiil
bir dükkânda ne varsa satın almak Fiil
paket vb şeyleri açarak içindekilerini alması
yük indirme
parça satışı
müstevdiin
sandık
özellikle de taşıyıcının kendisine teslim edilen kutu
toptancının malı toptan satın alarak yerel perakendecilere küçük miktarlarda dağıtması
toptan satın almak Fiil
gemiyi toptan kiralamak Fiil
seri halinde tüketim
dökme mal olarak taşıma
ufak miktar mal
dökme olarak gönderilen mal
dökme olarak yüklenmiş ağır mallar İsim
dökme olarak yüklenmiş ağır mal
toptan, dökme, yığma, yığın halinde, paketlenmemiş, ambalajlanmamış, büyük kaplarda.
to buy/sell in
bulk: toptan almak/satmak.
Fresh orange juice is shipped from Florida in bulk by tank car or by ship. (b) çok, bol, külliyetli miktarda, baştanbaşa.
The wharves were covered with coffee in bulk.
dökme yüklü
bir gemiye dökme mal yüklemek Fiil
gemiye dökme yük almak Fiil
dökme mal yüklü
dökme yük yükleme
henüz ambalajlanmamış sıra malı
toptan alım
toplam alım
toptan satış
parti mal satışı
çeşitli malları götürü toptan satmak Fiil
toptan satmak Fiil
malı boşaltmadan satmak Fiil
toptan satış
dökme halde göndermek Fiil
gümrük değerini biçme
ambalajsız mal
toptan satın alıcı
toptan satın alma
dökme mal
dökme mal taşıyıcısı
yığma yük taşıyıcısı
toplu dağıtım (tekil nüsha satışı aksine , bir derginin geniş çapta dağıtımı
dökme mal
ambalajsız eşya
dökme mal tüketicisi
dökme mal tüketimi
dökme sevkıyat
dökme yük taşıyan gemiler
dökme yük
dökme mal
havaleli mal
dökme tahıl
büyümek, ağırlaşmak, olduğundan büyük/ağır/önemli gözükmek.
The problem bulks large in his mind.
önemli rol oynamak Fiil
öne çıkmak Fiil
ön plana çıkmak Fiil
(ucuz tarifeli) toptan posta.
toplu postalama (benzer posta malzemesinin yaygın dağılımı sağlayacak şekilde postaya verilmesi
oylumsal zorlanım ölçusü, basıncın bağıl oylum değişmesine oranı.
(US) tüm varlığın ipoteği
tüm varlığın ipoteği
bir borcun büyük kısmı
bir fonun büyük kısmı
ihracatın büyük kısmı
ithalatın büyük kısmı
nüfusun çoğunluğu
kârın büyük kısmı
ordunun büyük bölümü
atılan oyların çoğu
toptan sipariş fiyatı
götürü fiyat
matbu posta yığını
seri imalat
toptan satın alma
toptan alım
toptan mübayaa
(Br) toplu satın alma indirimi
toptan satış
(US) toptan satış
grup bileti satışı
yığınsal bellek
yığın bellek Bilgi Teknolojileri
toptancı deposu İsim
toptancı
toptan ikmal
ucuz tarife
grup gezisi
toplu taşıma
toplu taşımacılık
dökme buğday
dökme veya ambalajlı mal satın almak Fiil
üretimin önemli bir kısmını oluşturmak Fiil
götürü stok
müşterilerimizin büyük bir kısmı