1. tüm, tekmil, bütün, toptan.
    an outright loss. an outright lie.
  2. kesin, kat'î, kayıtsız şartsız, hiçbir şarta bağlı olmayan.
    an outright refusal. outright grants for research.
  3. düz, dümdüz, dosdoğru, tam karşıda/ileride.
  4. tamamıyla, büsbütün, tümüyle, bütün bütün, toptan.
    rejected the proposal outright.
  5. düpedüz, açıkça, apaçık, dobra dobra, hiçbir sınır tanımaksızın.
  6. birden, ânide, bir anda, apansız, yekten, hemen.
    to be killed outright.
bir şeyi peşin satın almak Fiil
satın alınmış olan hisse senetlerinin tam meblağını nakden ödemek Fiil
kaydı ihtirazisiz satmak Fiil
kayıtsız şartsız kabul
piyasa analistlerince hiç düşünmeden satın alınması tavsiye edilen hisse senetleri İsim
direkt yol
açık temerrüt
kesin yalanlama
genel olarak tanınan vergi muafiyeti
(US) genel olarak tanınan vergi muafiyeti
masrafların toplamı
(Br) vade günü saptanabilen vadeli döviz muamelesi
şartsız hibe
toplam zarar
tam tekel
tam malsahibi
tam malik
tam ödeme
eksiksiz noksansız ödeme
eksiksiz ödeme
kesin alım İsim, Bankacılık
kesin ret
sabit bir satış fiyatı üzerinden yapılan satış
götürü satış
sabit bir satış fiyatı üzerinden yapılan satış anlaşması
doğrudan satış
kesin satış İsim, Bankacılık
kesin çoğunluğa sahip olmamak Fiil
kesin çoğunluğa sahip olmak Fiil