Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. Sıfat meyyal, müstait, eğilimli, yetenekli, kabiliyetli.
    One is more prone to make mistakes when one is
    tired. He is prone to colds, especially in winter. She is accident-prone.
  2. Sıfat yüzükoyun, yüzü/karnı/avuç içi yere çevrili/dönük.
  3. Sıfat yüzükoyun/boyluboyuna yatmış/uzanmış.
  4. Sıfat eğik, eğimli, mail, aşağı doğru eğilmiş.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

(worker) accident prone
anormal oranda kaza yapma
accident prone
sakar
accident prone
işçinin anormal oranda kaza yapması
crime prone
suç işlemeye eğilimli suç
crime prone
suç işlemeye eğilimli
crisis- prone
krize yakalanmaya eğilimli
strike- prone
grev yapmaya eğilimli
prone to a disease
hastalığa tutulmaya eğilimli
prone to a superstition
boş inançlara eğilimli
prone to accidents
sık sık kaza geçiren
prone to crisis
krize eğilimli
prone to violence
şiddete meyilli Sıfat
disaster- prone area
felakete uğramaya eğilimli bölge
inflation- prone goods
enflasyon eğilimli mallar İsim
mind prone to doubt
kuşkucu zihin
sth which is lying prone or flat
yatık
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.