Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. İsim şümul
  2. İsim kapsam, çap, saha, faaliyet alanı.
    an investigation of wide scope: geniş kapsamlı/çaplı tahkikat.
  3. İsim fırsat, vesile, imkân, olanak.
    There's not much scope for selling coal in tropical countries.
  4. İsim serbestlik, genişlik, vüs'at.
    to give one's fancy full scope .
  5. İsim uzunluk, menzil.
    a scope of cable.
  6. İsim konu, mevzu, hedef, gaye, maksat.
    The scope of a scientific work. The politics of a country would
    be outside the scope of a book for tourists.
  7. İsim mikroskop, teleskop, periskop, osiloskop, radarskop.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

act within the scope of one's authority
yetkisi içinde hareket etmek Fiil
beyond the scope of one's authority
kişinin yetkisi dışında
extend the scope of one's activities
faaliyet alanını genişletmek Fiil
fall within the scope of one's work
iş inin kapsamına girmek Fiil
fall within the scope of one's work
işinin kapsamına girmek Fiil
lie outside the scope of one's address
görev kapsamı dışında olmak Fiil
purpose and scope
amaç ve kapsam İsim
to act beyond the scope of one's authority
kişinin kendi yetki sınırları dışına çıkması
ample scope
geniş serbest hareket alanı
be beyond sb's scope
birinin yetki alanı dışına çıkmak Fiil
be of a nation-wide scope
millet çapında olmak Fiil
economies of scope
birlikte üretme ekonomisi İsim, Ekonomi
economies of scope
kapsam ekonomisi İsim, Rekabet Hukuku
free scope
hareket serbestliği
having a scope
kapsamlı
implementation scope
uygulama alanı İsim
rifle scope
tüfek dürbünü İsim, Askerlik
-scope
“gözlem aygıtı, görme aleti” anlamı katar:
telescope, microscope.
-scopic: gözlem aygıtı
ile (görülen/incelenen vb.).
Ön Ek
undertaking of wide scope
geniş kapsamlı taahhüt
scope of (agent's) authority
(acentenin) yetki kapsamı
scope of a convention
bir anlaşmanın geçerlik alanı
scope of a law
bir kanunun kapsamı
scope of a measure
önlemin kapsamı
scope of a patent
bir patentin kapsamı
scope of application
uygulama alanı İsim
scope of audit
denetimin kapsamı
scope of business
işin kapsamı
scope of discretion
takdir yetkisinin kapsamı
scope of duties
görevlerin kapsamı
scope of duties
görev alanı İsim
scope of implementation
uygulama alanı İsim
scope of insurance
sigortanın kapsamı
scope of insurance
sigorta kapsamı
scope of licence
ruhsatın kapsamı
scope of policy
sigorta poliçesinin kapsamı
scope of power
yetkinin kapsamı
scope of talks
konuşmaların kapsamı
scope of the licence
ruhsatın kapsamı
scope out
analiz yapmak ya da çözüm bulmak Fiil
be beyond the scope of sb's mind
zihninin ötesinde olmak Fiil
come within the scope of normal functions
normal görevler kapsamına girmek Fiil
come within the scope of the law
kanun kapsamına girmek Fiil
come within the scope of the law
kanunun kapsamı içine girmek Fiil
come within the scope of the law
kanuni kapsamı içinde olmak Fiil
enlarge the scope of sth
kapsamını genişletmek Fiil
exted the scope of
şümullendirmek Fiil
give full scope to sb
birine tam yetki vermek Fiil
give scope for
tanımak Fiil
give scope for
cesaretlendirmek Fiil
give someone scope for his activities
birine hareket serbestliği vermek Fiil
obligatory scope of a contract
bir sözleşmenin bağlayıcı niteliği İsim
outside the scope of ...
... kapsamı dışında Zarf
restrict the scope of an article
bir maddenin kapsamını sınırlamak Fiil
restrict the scope of an article
bir maddenin kapsamınr daraltmak Fiil
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.