1. (a) dışarı atmak, çıkarmak, kovmak, işinden atmak.
    throw (someone) out of work: birini işinden
    atmak. (b) önermek, (ortaya) lâf /teklif atmak, ileri sürmek, (c) reddetmek, ıskarta etmek, başından savmak, (d) kafadan atmak, düşünmeden konuşmak, (e) ışık yaymak/neşretmek, (f) (bitki vb.) sürmek.
    throw out one's chest: göğsünü kabartmak.
bir önergeyi reddetmek Fiil
bir kanun tasarısını reddetmek Fiil
kanun tasarısını reddetmek Fiil
bir davayı kabul etmemek Fiil
kokuşmuş bir rejimi devirmek Fiil
iskandil etmek Fiil
yoklamak Fiil
bir önergeyi kabul etmemek Fiil
bir eve yeni bir kanat inşa etmek Fiil
bir konu ortaya atmak Fiil
bir hatibi (a) kapı dışarı atmak, (b) bozmak.
bir eve ek inşaat yapmak Fiil
hatibi şaşkına çevirmek Fiil
bir bakana taş atmak Fiil
ışık yaymak Fiil
vitesi boşa almak Fiil
düzenini bozmak Fiil
işten atmak Fiil
iktidardan düşürmek Fiil
iktidardan düşmek Fiil
altüst etmek, allak bullak etmek, bozmak.
önergeyi kabul etmemek Fiil
birini defetmek Fiil