kazanç, elde edilen şey, müktesebat.
Learning is an acquisition: Öğrenme bir kazançtır.
He is a great acquisition to our party: O, partimiz için büyük bir kazançtır.
Noun
devralma
Noun, Competition Law
bir şirket bir başka şirket tarafından devralındığında benimsenen muhasebe usulü
kazanma maliyeti
Noun, Advertising
malvarlığının devri
Noun, Competition Law
işletme hakkı devri
Noun, Competition Law
vatandaşlığın kazanılması
Noun, International Law
çok pazarlı birleşme ve devralma
Noun, Competition Law
elde etme maliyeti
Noun, Accounting
tarihi maliyet (bir varlığın elde edildiği tarihteki değeri
bir değerin hesaba intikal tarihi
satın alış tarihi satış tarihi
taşınmaz mal bildirimi
Noun
başkasının mülkiyetinde bulunan şeyin ondan iktisap edilmesi
ödenen fiyattan üstün değerde olan bir malı ele geçirme
karşılıksız kazandırma
Noun, Law
yatay birleşme ve devralma
Noun, Competition Law
dil edinimi
Noun, Education-Training
Eser Sağlama Kurulu
Noun, Organizations
birleşme ve devralma
Noun, Competition Law
(kitaplık) yeni gelen kitaplar
aslen iktisap (diğer bir kimsenin aracılığı gerekmeden bir malın mülkiyetinin ele geçirilmesi
yabancıların mülk edinmeleri
Noun, Law
Aksesyon Şube Müdürlüğü
Noun, Organizations
(Br) işçinin kazanca iştirak sistemi
haksız mal edinme
Noun, Law
dikey birleşme ve devralma
Noun, Competition Law