sermaye artırımı
Noun, Accounting
sermaye tezyidi
Noun, Law
tezyid-i sermaye
Noun, Law
fiyat yükselişini frenlemek
Verb
konjonktürel fiyat artışı
(US) vergiden muaf olan meblağın yükseltilmesi
(yük tarifesi) genel fiyat artışı
bir ürün ya da hizmetin kalitesini ya da miktarını düşürmek yoluyla gerçek değerinin azaltılması
kalite düşürerek gizli fiyat artırma
büyü(t)mek, çoğal(t)mak, art(ır)mak, geliş(tir)mek, yüksel(t)mek, ziyadeleş(tir)mek.
The population of Turkey has increased by 6 million in last five years. He increased his efforts. To increase in volume/in weight. To increase someone's salary. To increase the speed. He increased his speed to 120 km/h.
artma, artış, çoğalma, fazlalaşma, büyüme, gelişme, yükselme, yükseliş.
bir krediyi artırmak
Verb
birşey oranında artış sergilemek
Verb
birşey oranında artmak
Verb
birşey oranında artış göstermek
Verb
(gelir vergisi) muafiyet indirim payının yükselmesi
sermaye yatırımlarında artış
navlun ücretlerinde artış
(uçak) iniş ücretinde artış
petrol fiyatlarında artış
iktidarın gücünün artması
sermaye artırımı
Noun, Accounting
(US) bir sermaye şirketinin hisselerinin artması
(tedavüldeki) paranın çoğalması
hisse senetleri fiyatlarında artış
masraflarını yükseltmek
Verb
harcamalarını artırmak
Verb
kâğıt para tedavülünü artırmak
Verb
kâğıt para sürümünü artırmak
Verb
kağıt para tedavülünü artırmak
Verb
vergileri yükseltmek
Verb
harcamaları artırmak
Verb
haftalık maaş tutarını artırmak
Verb
ücretlere zam yapmak
Verb
aşamalar ya da adımlarla meydana gelen
ya da birbirini izleyen bir birim artış
verginin doğrusal artırılması
(US) liyakata dayanan maaş zammı
değerin yüzde olarak artışı
fiyat artışını denetlemek
Verb
artış oranı
Noun, Mathematics
...'lık artış kaydetmek
Verb
bakım masrafları için kira artırımı