en geç, …'den önce.
By 5 o'clock at the latest: Saat 5'ten önce (en geç saat 5 te.).
en son modaya göre giyinmek
Verb
bütün son buluşları dikkate almak
Verb
en son.
This author's latest work: Bu yazarın en son eseri.
latest novelties: en son yenilikler.
latest intelligence/news: (en) son haberler.
latest fashions: son moda.
(en) son haber/havadis/söylenti.
Have you heard the latest about war? What's the latest on this affair?
son sevgili/yavuklu/kız arkadaş.
Have you seen his latest?
(en) son şaka/fıkra vb.
Have you heard his latest?
(en son) kahramanlık/yararlık/takdire değer davranış.
... alanındaki son gelişmeler
Noun
... alanındaki son yenilikler
Noun
yabancı politikadaki son gelişmeler
Noun