aerial

  1. hava+, havaî.
    aerial = aërial currents: hava cereyanları.
  2. havadaki, havada bulunan/yaşayan.
    aerial = aërial creatures.
  3. toprak düzeyinden yukarıda tesis edilmiş.
    an aerial = aërial ski lift up the mountainside: dağ
    yamacında havaî kayak yükselteci/ asansörü.
  4. yüksek.
    aerial = aërial spires: yüksek kule tepeleri.
  5. hava niteliğinde.
  6. hayalî, gözle görünmeyen.
    aerial = aërial fancies: hayalî kaprisler.
  7. semavî, ruhanî.
    aerial = aërial music: ruhanî müzik.
  8. Biology açıkta büyüyen (bazı ağaçların kökü vb.).
    aerial = aërial root.
  9. uçakta, uçağa karşı kullanılan.
  10. hava yolu ile.
    aerial = aërial support: hava desteği.
    aerial = aërial reconnaissance: havadan keşif.
  11. anten.
  12. trapez/ip cambazı.
  13. özdeksizlik, gayrımaddîlik, maddeden uzak/hayalî olma keyfiyeti.
  14. havaî merdiven, yangın/itfaiye merdiveni, ekseriya kamyona monte edilmiş uzatılabilen merdiven.
  15. havadan, hava yolu ile.
  16. (a) havaî mayın, havadan suya atılan mayın, (b) uçaktan paraşütle atılan mayın.
  17. hava seyrüseferi, havacılık (işletmesi).
  18. havaî perspektif: yükseklikleri ve çukurlukları koyu-açık renklerle belirten perspektif sanatı.
  19. uçak tutması.
  20. (a) hava gözetlemesi, (b) (harita için) havadan arazinin fotoğrafını çekme.
  21. hava torpidosu, uçaktan atılan torpido.
insansız hava aracı (İHA) Noun, Military
kısa dalgaları belli bir yöne gönderen istasyon tertibatı
radyofar
otomobil anteni
müşterek anten
kombine anten
yön bulma anteni
yelpaze anten
sabit anten
çerçeve anten
oda anteni
çerçeve anten
dış anten
yıldız anten
teleskopik anten
gökyüzünde yapılan değişik reklamlar
havadan yapılan reklamcılık türü
gökyüzüne uçakla yazı yazılması gibi
hava akını
hava saldırısı Noun, Military
uçaksavar ateş perdesi Noun
hava bombardımanı
hava bombardımanı Noun, Military
anten teli
anten kablosu Noun
uçak fotoğraf makinesi
hava muharebesi Noun
havai tel
hava hat makası Noun
anten akımı
hava savunması
hava ülkesi
hava filosu Noun
anten iniş teli
havai hat
asma hat
havadan alınma harita
anten direği
hava torpili
hava mayını
hava seyrüseferi
uçak seyri
havai tel şebekesi
havadan görünüş
havadan alınma fotoğraf
hava çekimi Noun
havai hat
havai demiryolu
ana hat
havadan keşif
uçak tutması
havadan mesaha etme, uçakla harita çıkarma.
hava trafiği
havadan çekilmiş fotoğraf
havadan görünüş
hava savaşı
hava savaşı
arka arkaya havadan resim çeken fotoğraf makinesi
biriyle hava savaşı yapmak Verb
anteni yayın istasyonuna yöneltmek Verb
yasak hava sahası Noun
insansız hava aracı