boya

Turkish-English Translation

  1. Noun, Textile Industry paint
  2. Noun, Textile Industry dye
  3. Noun, Textile Industry colour
  4. stain
  5. blot
  6. tinge
  7. tint
  8. dyestuff
  9. artists'medium
  10. ink
  11. tincture
  12. stainer
  13. wash
  14. pigment
  15. tinct
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda hırdavat, boya ve cam perakende ticareti (NACE kodu: 47.52)
Retail sale of hardware, paints and glass in specialised stores (NACE code: G47.5.2) Noun, Trades-Professions
Boya maddeleri ve pigment imalatı (NACE kodu: 20.12)
Manufacture of dyes and pigments (NACE code: C20.1.2) Noun, Trades-Professions
Boya ve cam işleri (NACE kodu: 43.34)
Painting and glazing (NACE code: F43.3.4) Noun, Trades-Professions
Boya, vernik ve benzeri kaplayıcı maddeler ile matbaa mürekkebi ve macun imalatı (NACE kodu: 20.3)
Manufacture of paints, varnishes and similar coatings, printing ink and mastics (NACE code: C20.3) Noun, Trades-Professions
Boya, vernik ve benzeri kaplayıcı maddeler ile matbaa mürekkebi ve macun imalatı (NACE kodu: 20.30)
Manufacture of paints, varnishes and similar coatings, printing ink and mastics (NACE code: C20.3.0) Noun, Trades-Professions
astar boya
ground coat
astar boya
primer
astar boya
undercoat
bir kat boya
lick
boydan boya
for the whole length
boydan boya
from one end to the other
bu kökten elde edilen kızıl boya
madder
çinko bazlı boya
zinc-based paint Noun, Chemistry
çinko esaslı boya
zinc-based paint Noun, Chemistry
dikkat boya
wet paint
dikkat ıslak boya
wet paint
ıslak boya
wet paint
koruyucu boya
protective paint
koyu lacivert renk ya da boya
prussian blue
lacivert boya
ultramarine
metalik boya
metallic paint Noun, Transport
mor boya
violet
mora çalan koyu kızıl boya
lake
mum boya
crayon
pastel boya
pastel
püskürme boya
spray paint
siyah boya
blacking
toprak boya
ochre
toprak rengi boya
umber
vernikli boya
enamel
yeni sürülmüş boya
fresh paint
boya bıçağı
spatula
boya ekibi
paint crew Noun, Employment
boya fıçısı
vat
boya fırçası
paint brush Noun
boya fırçası
paintbrush Noun
boya gibi sürmek
to paint Verb
boya ile örtmek
to paint out Verb
boya ile resiminıyapmak
to paint a picture Verb
boya ile resmini yapmak
to paint Verb
boya kabini
spray booth Noun
boya kalemi
color pencil Noun, Child Care
boya kalemi
colored pencil Noun, Child Care
boya kalemi
coloured pencil Noun, Child Care
boya katı
coat of paint
boya kutusu
paint box Information Technology
boya maddesi
pigment Noun
boya sürmek
(dye) to run Verb
boya sürmek
(colo (u) r) to run Verb
boya vurmak
(colo (u) r) to run Verb
boya vurmak
(dye) to run Verb
(leke , boya , vb) çıkarıcısı
remover
astar boya katı
priming coat
boydan boya uzanan yazı başlığı
spread head
ince boya katı ile kaplamak
to wash Verb
iri mürekkep ya da boya lekesi
blotch
kahverengi boya da mürekkep
sepia
kalın bir boya tabakası sürmek
to lay on it on the thick (with a trowel) Verb
kalın boya tabakası vurma sanatı
impasto
mum boya ya da renkli tebeşir ile resim yapmak
to crayon Verb
pastel boya kalemi
pastel
pastel boya kalemi ile yapılmış resim
pastel
sarı renkte bir boya maddesi
chrome Noun
zamklı boya ile yapılmış resim
gouache
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Üzerine sürüldüğü, içine katıldığı şeye renk ... bitkisel veya sentetik madde
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.