budget

English-Turkish Translation

  1. Noun, Economics bütçe
  2. bütçe.
    family/city/government budget: aile/belediye/hükümet bütçesi.
  3. ödenek, tahsisat, belirli bir iş için ayrılan para.
    a budget for a new school building.
  4. mevcut mal, stok.
    His budget of food was running out.
  5. küçük torba, kese.
  6. ucuz, keseye uygun.
    budget meals at budget prices.
    a budget store: ucuz mal satan mağaza.
  7. bütçe yapmak, plânlamak, bütçeye göre sarfiyat yapmak.
    He saves a lot of money by careful budgeting.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

administrative budget
idari bütçe
administrative budget
idare bütçesi
adverse budget
açık bütçe
advertising budget
reklam bütçesi
air budget
hava bütçesi
annual budget
yıllık bütçe
appropriation budget
tahsisat bütçesi
approved budget
onaylanmış bütçe
autonomous budget
bağımsız bütçe
autonomous budget
özerk bütçe
business budget
şirket bütçesi
capital budget
yatırım bütçesi
cash budget
(US) ödemeler bütçesi
cash budget
nakit denge etkisi
cash budget
nakdi denge etkisi
cash budget
nakit bütçe
cashflow budget
likidite bütçesi
city budget
şehir bütçesi
community budget
(AT) Avrupa Topluluğu bütçesi
compensatory budget
telafi edici bütçe
consolidated budget
konsolide bütçe
control budget
kontrol bütçesi
cost budget
maliyet planı
defence budget
savunma bütçesi
deficit budget
açık bütçe
deficit budget
gelirlerin giderlerden az olduğu bütçe
department budget
bakanlık bütçesi
department budget
şube bütçesi
development budget
kalkınma bütçesi
double budget
olağanüstü bütçe
double budget
çifte bütçe
double budget
yoğun sermaye yatırımı yapılan yıllar içinde yıllık gelir beyannamesi bozulmasın diye sermaye giderlerini
sık tekrarlanan gider kalemlerinden ayırma
draft budget
bütçe tasarısı
emergency budget
geçici bütçe
expenditure budget
gider bütçesi
expense budget
masraf bütçesi
family budget
aile bütçesi
federal budget
(US) federal bütçe
finance budget
finansman bütçesi
financial budget
mali bütçe
fiscal budget
mali bütçe
fixed budget
sabit bütçe
flexible budget
değişken bütçe
flexible budget
esnek bütçe
forecast budget
tahmini bütçe
functional budget
fonksiyonel bütçe
general budget
genel bütçe
government budget
genel bütçe
government budget
devlet bütçesi
labor budget
maaş bütçesi Noun
legislative budget
(US) bütçe kanunu
local budget
mahalli bütçe
local budget
yerel yönetim bütçesi
master budget
ana bütçe
material budget
malzeme maliyet planı
media budget
medya bütçesi (medya reklamları için medya bütçesinden ayrılan para tutarı
merchandise budget
emtia bütçesi
merchandise budget
emtia alım bütçesi
merchandise budget
mal stoku
military budget
askeri bütçe
national budget
devlet bütçesi
operating budget
yalnızca gelir ve giderleri kapsayan bütçe
operating budget
işletme bütçesi
operating budget
faaliyet bütçesi
ordinary budget
normal bütçe
overall budget
toplam bütçe
overbalanced budget
geliri giderinden fazla olan bütçe
overhead budget
genel gider bütçesi
peacetime budget
barış bütçesi
performance budget
hazır uygulanacak bütçe
personnel budget
personel bütçesi
preliminary budget
geçici bütçe
product budget
ürün bütçesi
production budget
üretim bütçesi
production budget
üretim bütçesi (tahmin edilen satışı karşılayabilmek için gerekli olan üretim kapasitesini gösteren belge
project budget
proje bütçesi
project budget
yeni bir ürün için şirketin genel bütçesinden ayrı olarak hazırlanan bütçe
promotional budget
promosyon bütçesi
proposed budget
bütçe tasarısı
proposed budget
bütçe teklifi
provisional budget
geçici bütçe
purchase budget
satın alma bütçesi
purchase budget
satınalma bütçesi
purchase budget
alım bütçesi
revolving budget
döner bütçe (sürekli olarak yeniden gözden geçirilen bütçe
road budget
yol bütçesi
sales budget
satış bütçesi
sales budget
satış bütçesi (beklenen satış gelirleri ve dolaysız satış masraflarının zaman birimleri , ürünler ve
satış bölgelerine göre tablolanması
separate budget
ayrı bütçe
shoestring budget
yetersiz bütçe
sliding budget
değişir bütçe
social budget
sosyal bütçe
special budget
özel bütçe
state budget
devlet bütçesi
static budget
sabit liste
static budget
sabit bütçe
summary budget
şirketin çeşitli faaliyetleri ve kısımları için hazırlanan bütçeler tamamlanarak oluşturulan ve şirketi kapsayan bütçe
supplementary budget
katma bütçe
supplementary budget
ek bütçe
swedish budget
İsveç tipi bütçe (her yıl dengelenmesi yerine bir dizi yıl sonunda dengelenen hükümet bütçesi
temporary budget
geçici bütçe
tentative budget
geçici bütçe
tight budget
dar bütçe
total budget
toplam bütçe
unbalanced budget
açık veren bütçe
unbalanced budget
denk olmayan bütçe
vacation budget
tatil bütçesi
welfare budget
sosyal yardım bütçesi
working budget
iş bütçesi
zero-base budget
sıfır esaslı bütçe
budget account
bir müşterinin bir dükkâna her ay sabit bir ödemede bulunarak
budget account
yapılan anlaşma sonucu
budget account
hesap sahibinin her ay sabit bir meblağı hesabına yatırdığı ve yüksek harcamaları olduğu dönemlerde hesabında
bulunan meblağdan daha fazlasını çekebil
budget account
bütçe hesabı
budget accountant
bütçe muhasibi
budget accounting
bütçe muhasebesi Noun
budget act
bütçe kanunu
budget agency
bütçe bürosu Noun
budget agency
(US) bütçe bürosu Noun
budget allocating
bütçe tahsisatı
budget allocation
bütçe tahsisatı Noun, Economics
budget appropriations
bütçe tahsisatı
budget balancing
bütçe denkleştirme
budget bill
bütçe önergesi
budget bill
(US) bütçe önergesi
budget changes
bütçe değişiklikleri Noun
budget commission
bütçe komisyonu
budget committee
bütçe kurulu
budget control
bütçe kontrolu
budget control
bütçe kontrolü
budget credit
bütçe kredisi
budget cut
bütçe kesintisi Noun, Economics
budget cutter
bütçe de kesinti yapan kişi
budget cutter
bütçede kesinti yapan kişi
budget cutting
bütçe kesintisine gitme Noun, Economics
budget debate
bütçenin parlamentoda müzakeresi
budget debate
bütçe görüşmesi
budget debate
bütçe müzakereleri Noun
budget deficit
bütçe açığı
budget department
bütçe şubesi Noun
budget discussion
bütçe gorüşmeleri Noun
budget dissavings
bütçe suiistimali
budget documents
bütçe vesikaları Noun
budget engineer
bütçe mühendisi Noun
budget equation
bütçe denklemi
budget equilibrium
bütçe dengesi
budget estimate
bütçe tahmini Noun
budget estimates
bütçe tahminleri Noun
budget evaluation
bütçe değerlendirmesi
budget evaluation
bütçe değerlemesi
budget expenses
bütçe harcamaları Noun
budget form
bütçe formu
budget fund
bütçe fonu
budget funds
bütçe fonu
budget grant
bütçe tahsisatı
budget issue
bütçe müzakeresi
budget item
bütçe kalemi
budget keeper
bütçe yöneticisi
budget keeping
bütçe yönetimi
budget law
bütçe kanunu
budget law
(US) bütçe kanunu
budget maker
bütçe yapan
budget man
bütçe uzmanı
budget means
bütçe olanakları Noun
budget means
bütçe imkânları Noun
budget message
bütçe konuşması
budget mindedness
bütçe bilinçliliği
budget multiplier
bütçe çarpanı
budget ordinance
bütçe nizamnamesi
budget payment
taksitle ödeme
budget period
bütçe dönemi
budget price
ucuz fiyat
budget priced
ucuz fiyat biçilmiş
budget proposal
bütçe tasarısı
budget report
bütçe raporu
budget request
bütçe talebi
budget resolution
bütçe kararı
budget savings
bütçe tasarrufları Noun
budget session
bütçe oturumu
budget session
bütçe toplantısı
budget shift
bütçe tadilatı
budget slash
bütçe kısıntısı
budget speech
bütçe konuşması
budget squeeze
bütçe sıkıntısı
budget surplus
bütçe fazlası
budget system
bütçe sistemi
budget target
bütçe hedefi
budget tariff
(havayolu) ucuz tarife
budget taste
alışılmamış tad
budget trading
bütçe müzakeresi
budget variance
harcama farkı
budget variance
bütçelenen rakamlarla fiilen gerçekleşen rakamlar arasındaki fark
budget year
bütçe yılı
English-Turkish phrases from Zargan's own database