consult

  1. danışmak, (fikrini, mütalea veya tavsiyesini) sormak.
    Have you consulted your doctor about your illness?

    consult someone's feelings: birinin duygularına saygı göstermek.
  2. başvurmak, müracaat etmek, (bilgi aramak için kitaba vb.) bakmak.
  3. (bir kimsenin çıkarlarını, plân ve tasavvurlarını) gözönünde tutmak, hesaba katmak, düşünmek.
    consult
    one's own interest: kendi çıkarını düşünmek.
  4. istişare/müşavere etmek, karşılıklı fikir teati etmek.
    consult together: birbirine danışmak, fikir
    teatisinde bulunmak, müdavele-i efkâr etmek, (bir meseleyi) beraber konuşmak.
  5. düşünmek, teemmül etmek, tasarlamak, plân kurmak.
  6. (bkz: consultation ).
avukata danışmak Verb
avukatına danışmak Verb
notlarına bakmak Verb
kendi çıkarını düşünmek Verb
kendi menfaatini düşünmek Verb
kendi çıkarını düşünmek Verb
saatine bakmak Verb
iş arkadaşlarına danışmak Verb
işçi arkadaşlarına danışmak Verb
bir hukukçuya danışmak Verb
avukata danışmak Verb
bir sözlüğe bakmak Verb
sözlüğe bakmak Verb
doktora başvurmak Verb
doktora muayene olmak Verb
muayene olmak Verb
haritaya bakmak Verb
doktora gitmek Verb
doktora başvurmak Verb
sicile bakmak Verb
bir sicile bakmak Verb
bir avukata danışmak Verb
bir uzmana başvurmak Verb
kitaplara başvurmak Verb
avukata danışmak Verb
evraklara bakmak Verb
dosyalara bakmak Verb
danışmanlık/müşavirlik yapmak.
Jo consults for a large buliding firm.
resmi evraklara bakmak Verb
kayıtlara bakmak Verb
dosyalara bakmak Verb
birinden akıl almak Verb
birine profesyonel olarak danışmak Verb
kanun kitabına başvurmak Verb
ilgili literatürü incelemek Verb
başka bir mahkemeye başvurmak Verb
kafa kafaya vermek Verb
danışmak, fikir/öğüt/tavsiye almak, istişare etmek.
He consulted with his doctor.
consulting
hours: muayene saatleri.
consulting room: muayene odası, muayenehane.