craft

  1. hüner, marifet, meleke.
  2. hile, desise, şeytanlık.
    Don't trust her; she's full of craft.
  3. sanat, zanaat, el sanatı.
    the jeweller's craft: kuyumculuk.
  4. esnaf, esnaf birliği, lonca.
    craft union: esnaf birliği, lonca.
  5. tekne, gemi(ler).
  6. uçak(lar).
  7. (maharet ve hünerle/sanatkârane) yapmak, imal etmek.
işinin ehli olmak Verb
uçak
hücum çıkarma aracı: hücum birliklerini ve malzemeyi karaya taşıyan araç.
aynı meslekten olmak Verb
desise ile
“hüner, marifet, sanat, zanaat”.
ör.: handicraft. Suffix
gümrük botu
gümrük muhafaza botu
ani müdahale botu Noun, Maritime Traffic
feribot
itfaiye botu
sahil koruma botu
olta ile balık avlama. Noun
kunduracılık. Noun
liman teknesi
çıkarma gemisi.
sanayi özgürlüğü
deniz kuvvetleri devriye uçağı
gemi kılavuzu
polis botu
grafikerlik
ırmak teknesi
kurtarma teknesi
küçük gemiler. Noun
suda ilerleyen araç
su teknesi
su aracı
deniz sigorta poliçesinin yük klozu (yük gemiden laytere , sala ya da başka tekneye ya da ters veya transit
durumda bırakıldığı hallerde teminat altın
deniz sigorta poliçesinin yük klozu
zanaatkârlar loncası
maket bıçağı Noun
falçata Noun
kraft kağıt
uygulamalı (dekoratif) sanatlar sergisi
mesleki sendika
(US) bir iş dalında çalışanların kurdukları sendika
uzmanlık sendikası Noun
birleşmiş meslek sendikası Noun
meslek sendikası Noun