decline

  1. Verb reddetmek, istememek.
    The minister declined to make a statement to the the newspapers.
  2. Verb kabul etmemek, kibarca reddetmek.
    We asked them to come to our party, but they declined (the invitation).
  3. Verb sap(tır)mak, meylet(tir)mek, inhiraf et(tir)mek, eğilmek.
  4. Verb, Grammar çek(il)mek, tasrif etmek/edilmek.
  5. Verb (bayır/yokuş aşağı) inmek, meyletmek.
    About 2 km east, the land begins to decline toward the river.
  6. Verb zeval bulmak, sona ermek.
  7. Verb alçalmak, tenezzül etmek, kendini küçük düşürmek, değerini düşürmek.
  8. Verb (kuvvet, takat, sağlık, karakter vb.) zayıflamak/azalmak/bozulmak/gerilemek.
    His power/health/influence
    has begun to decline now that he is old.
  9. Verb önemini yitirmek, sönükleşmek, sönmek, zeval bulmak.
    to decline in popularity.
  10. Noun iniş, eğim, meyil.
  11. Noun zeval (bulma) zayıflama, kuvvetten düşme, inhitat, inkıraz.
    go into a decline: kuvvetten düşmek.

    She went into a decline and soon died.
  12. Noun azalma, düşme, çökme, gerileme.
    a decline in interest rates/in prices.
    on the decline:
    çökmekte, azalmakta, gerilemekte.
    In our town, interst in sports is on the decline.
  13. Noun (gün) sona erme, bitme, (güneş) batma, gurup.
körleşmek Verb
belli bir süre içinde ilerleyen ve gerileyen kimse sayısının ölçümü
çabuk düşüş
iş hacminde düşüş
işin kötüye gitmesi
işte düşüş
zihinsel gerileme Noun, Medicine
konjonktürün gerilemesi
iktisadi buhran
iş imkânlarının azalması
düşüşe uğramak Verb
(hisseler) yeni bir fiyat düşmesine uğramak Verb
genel bir çöküntü
sönmek Verb
borsada düşüş
uyarılmış azalma
gittikçe gevşeyen yönetim
önemli düşüş
kambiyo kurlarında düşme
nüfus azalması
fiyat düşüşü
fiyat düşmesi
üretim düşmesi
kârda düşüş
satış düşüş
satışlarda düşüş
düşük fiyata satmak Verb
(borsa) fiyatların düşme eğilimi göstermesi
hafif azalma
borsada fiyatların düşme trendinde olması
borsa da fiyatların düşme trendinde olması
borsada düşüş
ani düşüş
düşmeye uğramak Verb
(borsa hisse senedi fiyatları) hafif düşmek Verb
düşme eğilimi
düşüşte olma
işgücünün zayıflaması
5 puan düşmek Verb
sorumluluk kabul etmemek Verb
bir armağanı geri çevirmek Verb
kabul etmeye yanaşmamak Verb
kazanın tüm sorumluluğunu reddetmek Verb
randevu isteğini geri çevirmek Verb
teklifi reddetmek Verb
bir teklifi geri çevirmek Verb
bir teklifi mevcut halinde reddetmek Verb
bir siparişi kabul etmemek Verb
bir siparişi reddetmek Verb
siparişi kabul etmemek Verb
randevu isteğini geri çevirmek Verb
böyle bir durumun yetki alanına girmediğini bildirmek Verb
fiyat düşmesine karşı teminat
tüketimde azalma
talepte azalma
kazançta düşüş
ekonomik faaliyette düşme
vücut dutan düşmek Verb
sanayide gerileme
yatırımlarda düşüş
iş sayısında azalma
insan gücünde düşme
ölüm oranında düşüş
ölüm oranında düşüş
siparişlerde düşüş
düşme eğilimi göstermek Verb
fiyatlarda düşüş
üretimde düşüş
refah düzeyinde düşüş
gelirde düşüş
satışta düşüş
paranın değerinin düşmesi Noun
işsizlikte düşme
değerde düşme
değeri düşmek Verb
bilgi vermemek Verb
sorumluluğu kabul etmemek Verb
(sigorta) kabul edilmeyen riskler listesi
bir imparatorluğun çöküşü
âhır ömür
ömrün sonu
takatta düşme
doğum oranında azalma
tasarruf konjonktüründe düşme
ödemeyi reddetmek Verb
(fiyatlar) çabuk düşmek Verb
çabuk düşmek Verb
mesuliyet kabul etmemek Verb
hafif düşüş göstermek Verb
sorumluluğu üzerine almaktan kaçmak Verb
yorumdan kaçınmak Verb
tanıklık etmeyi reddetmek Verb
teşekkür ederek geri çevirmek Verb
(borsa) fiyatlarda düşüş olmak Verb
fiyatlarda bir düşme görmek Verb
ekonomik faaliyette yavaşlama dönemi