divert

English-Turkish Translation

  1. Transitive Verb saptırmak, (başka tarafa) yöneltmek, yolunu değiştirmek/çevirmek.
    They diverted the river to supply water somewhere else.
  2. Transitive Verb (dikkatini/ilgisini) başka yöne çekmek.
    A loud noise diverted my attention (from my work).
  3. Transitive Verb oyalamak, eğlendirmek.
    He can always invent new games to divert children.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

divert to one's personal use
kendi kişisel yararına çevirmek Verb
divert a bus route
bir otobüs güzergâhını değiştirmek Verb
divert a fund
bir fonu çeşitlendirmek Verb
divert a sum for charity
bir meblağı sadakaya ayırmak Verb
divert a trade from a country
ticareti bir ülkeden başka bir ülkeye yöneltmek Verb
divert money
parayı gizlice kendi cebine indirmek Verb
divert oneself
kendini oyalamak Verb
divert production
üretimi çeşitlendirmek Verb
divert sb's attention
birinin dikkatini çekmek Verb
divert suspicion
şüpheyi uzaklaştırmak Verb
divert the conversation
konuşmanın yönünü değiştirmek Verb
divert the course of a river
bir ırmağın akış yönünü değiştirmek Verb
divert trade from a country
ticareti bir memleketten başka bir memlekete saptırmak Verb
divert trade from a country
ticaretin yönünü bir memleketten saptırmak Verb
divert traffic
(Br) trafik yönünü değiştirmek Verb
divert traffic
(Br) trafiği başka yola vermek Verb
to divert traffic
trafiği başka yola vermek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database