fantasy

  1. Noun, Psychiatry fantezi
  2. Noun hayal.
    The idea of space travel was once a pure fantasy = phantasy. He lives in a world of fantasy = phantasy.
  3. Noun kuruntu, hayal mahsulü.
    The story is a fantasy = phantasy.
  4. Noun fantezi, kapris.
  5. Noun, Psychology düşlem, hulya, tahayyül.
    sexual fantasies of adolescence.
  6. Noun sanrı, birsam, halüsinasyon.
  7. Noun asılsız/gerçeğe dayanmayan varsayı/zan/tahmin.
  8. Noun zeki/ustaca/hünerli buluş veya düşünce.
  9. Noun, Music (bkz: fantasia ).
  10. Noun hayal kurmak, hayallere dalmak, düşlemek, tahayyül etmek.
hayalin canlı oyunu
konusal düşleme, düşlemede tasarım ve duyguların bir konu etrafında birbirini izleyerek belirli bir amaca doğru ilerlemesi
hayali bir dünyada yaşamak Verb
hayal dünyasında yaşamak Verb
hayal görmek Verb