flier

English-Turkish Translation

  1. Noun uçan (yaratık, kuş/böcek vb.).
  2. Noun pilot, tayyareci.
  3. Noun pek hızlı giden (kimse/şey).
  4. Noun makinenin hızlı hareket eden parçası.
  5. Noun yüksek/uzun atlama.
    He took a flier = flyer off the bridge.
  6. Noun uğraşma alanı dışında yapılan (riskli, spekülâtif) yatırım.
  7. Noun serüvenimsi atılım/girişim.
    He took a flier = flyer in politics after getting his degree.
  8. Noun, Architecture basamak, düz merdiven basamaklarından herbiri. (bkz: winder ) (2).
  9. Noun küçük el ilânı.
  10. Noun, Zoology uçanbalık
    (Centrarchus macropterus): aşağı Misisipi vadisinde, Virjinya-Florida dolaylarında bulunan
    gümüşî yeşil renkli güneşbalığı.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

high flier
gözü yüksekte olan
stunt flier
hüner gösterisi yapan pilot.
take a flier
(US) spekülatif menkul değer işlemlerine girişmek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database