forecast

  1. Noun, Economics tahmin
  2. önceden fikir yürütmek, (olacak bir şeyi) önceden haber vermek/kestirmek.
  3. (özellikle hava durumunu) önceden tahmin etmek, tahminde bulunmak.
    to forecast the weather. Cooler
    weather is forecast for tomorrow.
  4. belirtisi olmak, …'e emare/işaret olmak, …'e delâlet etmek.
    Such events may forecast war.
  5. tasarlamak, önceden düzenlemek/tanzim etmek.
  6. (önceden) tahmin, önceden haber verme/kestirme, kehanet.
  7. hava (durumu) tahmini.
    weather forecast: hava tahmin raporu.
  8. tahmin (işi/melekesi/gücü).
  9. planlamada ileriyi görüş.
  10. tasarı, plan.
bölge hava tahmini
hava raporunu vermek Verb
nakit bütçesi
kasa brüt gelir tahmini
bilgisayarla tahmin
mahsul tahmini
mahsullü tahmini
ekonomik tahmin
çevre tahmini
büyüme tahmini
finans durumu tahmini
uçuş tahmini
büyüme tahmini
gelir vergisi tahmini
artış tahmini
artış tahmini
enflasyon tahmini
uzak hava tahmini
uzun vadeli hava tahmin raporu
piyasa tahmini
orta vade tahmini
maliye bakanlığının tahminlerini aşmak Verb
nüfus tahmini
kâr tahmini
gelir vergisi tahmini
uçuş hava şartları Noun
satış tahminleri Noun
satış tahmini
havaalanı hava tahmini
maliye bakanlığı tahminleri Noun
maliye bakanlığının tahminleri Noun
hava durumu Noun, Meteorology
hava tahmini
beklenen tadilat
tahmini bütçe
hava tahmini haritası Noun
fiyatların ani düşme tahmini
fiyatlarda ani düşme tahmini
milli hasıla tahmini
bir işin seyrini tahmin etmek Verb
geleceği okumak Verb
hava tahmini yapmak Verb
konjonktür tahmini
borsa simsarının müşteriler için hazırladığı şirketlerin dağıttığı temettü
borsa simsarının müşteriler için hazırladığı şirketlerin dağıttığı temettü cetveli
satış tahmini