gamble

English-Turkish Translation

  1. kumar oynamak.
  2. sonucu şüpheli bir işe girişmek, daha iyi bir sonuç bekleyerek ele geçen olanağı reddetmek veya bir tehlikeyi
    göze almak, işi şansa bırakmak.
    She decided to gamble by refusing the job offer and hoping for a better one.
    to gamble on stock exchange: borsa oyunu oynamak.
  3. (bir şeyi pey sürerek) bahse girmek, ileri sürmek, tehlikeye atmak.
    I'll gamble my life on his honesty.
  4. kumar, kumar oyunu.
  5. tehlikeli girişim, sonu şüpheli teşebbüs, şans/baht işi.
    The operation may not succeed, it's a gamble
    whether he lives or dies.
    The gamble came off (or paid off): Şansımız yaver gitti, tehlikeyi göze aldık ama sonunda kazandık.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

gamble away half one's wealth
servetinin yarısını kumarda kaybetmek Verb
gamble away one's fortune
servetini kumarda kaybetmek Verb
gamble with one's health
sağlığıyla oyun oynamak Verb
stake all one's money on one gamble
rest çekmek Verb
pure gamble
tam spekülasyon
gamble away
kumara vermek, kumarda kaybetmek/tüketmek.
He gambled all his hard-earned money away in one night.
gamble away a fortune
kumarda bir servet kaybetmek Verb
gamble on
-e güvenmek.
You may gamble on that: Ona güvenebilirsiniz.
gamble on a fall
(borsa) fiyat düşüklüğünde riske girerek hisse satın almak Verb
gamble on a rise
borsada fiyatların yükseleceği beklentisiyle oynamak Verb
gamble on the exchange
borsada oyun oynamak Verb
gamble on the stock exchange
borsada spekülasyon yapmak Verb
to have a gamble on …
(yarışta) … üzerine oynamak.
English-Turkish phrases from Zargan's own database