glowing

  1. Adjective ışıltılı, ısıl-ışıklı, akkorlaşmış, akkor halinde, kıpkırmızı (kesilmiş).
  2. Adjective parlak ve canlı (renk).
    glowing colors: parlak renkler.
    to paint something in glowing colors:
    bir şeyi parlak/cazip göstermek.
  3. Adjective sağlıklı, (sağlıktan) pembe pembe, taşkın, heyecanlı, şevkli, ateşli, hararetli.
    glowing cheeks.
  4. Adjective öven, metheden, göklere çıkaran.
    to give a glowing account/description of sth: bir şey (överek)
    göklere çıkarmak, ballandırmak.
    He gave a glowing description of the house, which made me want to see it for myself.
biri lehine şevkli anlatış
otomatik ateşleme
yanağından kan damlamak Verb
yanağından kan damlıyor
birini göklere çıkarmak Verb
birini (överek) göklere çıkarmak.