Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
greasy
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Adjective
yağlı, yağlanmış, yağa bulanmış, yağ ile lekelenmiş, yağ sürülmüş.
greasy hair/skin.
Adjective
yağlı: yağ ile yapılmış, içinde yağ bulunan.
greasy food.
Adjective
kaygan, kaypak.
Roads were greasy after the snowfall.
Adjective
(hava, gökyüzü) kapalı, bulanık, bulutlu.
greasy weather.
Adjective
(tavır, davranış) mütebasbıs, yaltak(çı), yağcı.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
greasy hair
yağlı saç
Noun
greasy spoon
ucuz/kirli lokanta, özellikle yağda kızartılmış yemekler yapan gayrısıhhî lokanta.
grease heel/greasy heel
grease
ile ayni anlama gelir. (atlarda) topuk iltihabı.
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.