hearsay

  1. Noun kulaktan dolma bilgi, rivayet, söylenti, şayia, dedikodu
  2. Noun söylenti
  3. Noun rivayet
  4. Noun tevatür
  5. Noun söylenti, şayia, dedikodu, kuru lâf, (doğruluğu kanıtlanmamış, asılsız) iddia/söz/haber.
    from/by hearsay:
    söylentiye göre.
    It's only hearsay: Sadece/sırf dedikodu, söylentiden ibaret.
kulaktan dolma bilmek Verb
söylenti-delil, başkalarından işitilerek öne sürülen delil.