initiate

  1. (tören vb.) başla(t)mak, açmak.
    I want to initiate the ceremony by welcoming you all to Ankara.
  2. (esaslarını) öğretmek/göstermek, alıştırmak, (bilim vb. de) ilk adımı attırmak.
  3. (cemiyet/tarikat vb. sırlarını öğreterek) üyeliğe kabul etmek.
    The Rotarians initiated 12 new members.
  4. girişmek, önayak olmak, önermek, teklif etmek.
    to initiate a constitutional amendment.
  5. (yeni) başlayan/başlamış/alıştırılmış (kimse).
  6. yeni üye, üyeliğe yeni kabul edilmiş (kimse).
  7. bir tarikat veya cemiyetin sırlarını öğrenmiş (üye).
  8. belirli bir alanda yetiştirilmiş (kimse).
çocukları olması üzerine
kocanın karısının malları üzerinde haiz olduğu muntazar ayni hak
karısı henüz hayatta iken
birine karşı kanuni takibata geçmek Verb
laf açmak Verb
bir iş bağlamak Verb
yeni bir politika uygulamak Verb
bir planı uygulamaya başlamak Verb
teklif getirmek Verb
bir reform başlatmak Verb
kanun tadilatı teklif etmek Verb
bir teşebbüs kurmak Verb
iş ilişkileri kurmak Verb
bir kulübe girmek Verb
kanun tasarısı vermek Verb
gizli bir derneğe alınmış kimse
müzakereleri başlatmak Verb
takibe geçmek Verb
bir teklif getirmek Verb
birini üyeliğe almak Verb
birine bir bilim alanını tanıtmaya başlamak Verb
birine bir sır vermek Verb
birini gizli bir derneğe üye yapmak Verb
süreci başlatmak Verb