let have

  1. Verb bırakmak
  2. Verb temlik etmek
biraz daha aşağı olmaz mı
kazık yemek Verb
bir konuşma yapmak zorunda kalmak Verb
(a) Bütün kuvvetimle yumruğu aşkettim, (b) Verip veriştirdim, açtım ağzımı yumdum gözümü.
(a) ona ver, o alsın! (b) vur! yapıştır! (c) ağzının payını ver(elim)! hakkından gel(elim)!
dur bir dokunayım
birini dilediğini yapması için kendi haline bırakmak Verb
(birisini) dövmek, vurmak, tepelemek, canına okumak, azarlamak, paylamak.
birinin birşeyi almasına izin vermek Verb
birinin birşeye sahip olmasına izin vermek Verb
birşeyi birine bırakmak Verb