majority

English-Turkish Translation

  1. Noun, Law çoğunluk
  2. Noun, Civil Law erginlik
  3. Noun ekseriyet
  4. Noun çoğunluk, ekseriyet.
    absolute majority: salt çoğunluk, mutlak ekseriyet.
    to be in majority:
    çoğunlukta olmak.
    decision taken by majority: çoğunlukla alınan karar.
    by an overwhelming majority: ezici bir çoğunlukla.
    a simple majority: (seçim vb. de) basit çoğunluk (yarıdan 1 fazla).
    in the majority of cases: ekseri hallerde.
    the silent majority: halkın çoğünluğu (ki siyasî kanaatleri tarafsızdır).
    join the great majority: ölmek.
  5. Noun oy çoğunluğu: çoğunluğu kazanan oylarla öbürlerinin toplamı arasındaki fark.
    If Bill received 12000
    votes, Adam 7000 and John 3000, Bill had a majority of 2000.
  6. Noun çoğunluk partisi.
  7. Noun binbaşılık (rütbesi, mevkii).
  8. Noun erginlik, reşitlik.
    to attain /reach one's majority: erginlik çağına gelmek, reşit olmak.
    She
    can't get married without her parent's permission, as she hasn't reached her majority.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

attain one's majority
rüştüne erişmek Verb
have the majority on one's side
çoğunluğu kendi tarafına çekmek Verb
reach one's majority
rüştüne varmak Verb
reach one's majority
rüştüne ermek Verb
(motion) to pass by a simple majority
salt çoğunluk ile kabul edilmek Verb
absolute majority
salt çoğunluk, mutlak ekseriyet, oy verenlerin yarısından bir fazlasının oluşturduğu çoğunluk.
absolute majority
salt çoğunluk Noun, Law
act of the majority
çoğunluk kararı
adopt a motion by a large majority
bir önergeyi büyük çoğunlukla kabul etmek Verb
adopt a motion by large majority
önergeyi büyük çoğunlukla kabul etmek Verb
adverse majority
önergeye karşı çıkan çoğunluk
after majority
rüştüne eriştikten sonra
age of majority
rüşt yaşı
age of majority
reşit olma yaşı Noun, Law
antigovernment majority
hükümete karşı çoğunluk
bare majority
mutlak çoğunluk
bare majority
ufak farkla çoğunluk
be a few votes short of majority
çoğunluğu elde etmek için birkaç oy eksik olmak Verb
be elected by a large majority
büyük çoğunlukla seçilmek Verb
be in a majority
çoğunlukta olmak Verb
be in control of a majority
bir çoğunluğa hâkim olmak Verb
beat by a majority
çoğunlukla galip gelmek Verb
board majority
yönetim kurulu çoğunluğu
carry a vote by an overwhelming majority
ezici çoğunlukla seçimlerde kazanmak Verb
clear majority
salt çoğunluk
clear majority
mutlak çoğunluk
combine with a majority
çoğunluğa katılmak Verb
crushing majority
ezici çoğunluk
crushing majority
kahir ekseriyet
d- fourth majority
dörtte üç çoğunluk
decision of the majority
çoğunluk kararı
decision of the majority
çoğunluğun kararı
declaration of majority
çoğunluğun beyanı
elect by an absolute majority
salt çoğunlukla seçmek Verb
election by an absolute majority
salt çoğunlukla seçilme
form the majority
çoğunluğu oluşturmak Verb
gain a majority
çoğunluğu elde etmek Verb
government majority
hükümet çoğunluğu
government's majority
hükümetin çoğunluğu
great majority
büyük çoğunluk
hair's breadth majority
kıl payı elde edilen çoğunluk
hair's breath majority
kıl payı elde edilen çoğunluk
he was elected by an overwhelming majority
ezici bir çoğunlukla seçildi
identify oneself with the majority
çoğunluğa katılmak Verb
install a left-wing majority
sol kanat çoğunluğu kurmak Verb
join the majority
çoğunluğa katılmak Verb
labor majority
işçi partisi çoğunluğu Noun, Politics-Intl. Relations
lack an outright majority
kesin çoğunluğa sahip olmamak Verb
lack an outright majority
kesin çoğunluğa sahip olmak Verb
large majority
büyük çoğunluk
muster a robust majority
büyük çoğunluğu toplamak Verb
narrow majority
çoğunluğu zar zor ele geçirme
narrow majority
çoğunluğu zar zor ele geçirmek Verb
narrow majority
az bir farkla elde edilen çoğunluk
numerical majority
sayısal çoğunluk
obtain the necessary majority
gerekli çoğunluğu elde etmek Verb
opposition party majority
muhalefet çoğunluğu
opposition party majority
muhalefet partisinin çoğunluğu
overall majority
salt çoğunluk
overwhelming majority
ezici çoğunluk
overwhelming majority
kahir ekseriyet
overwhelming majority
ezici çoğunluk Noun
paper-thin majority
kıl payı çoğunluk
parliamentary majority
parlamento çoğunluğu Noun, Politics-Intl. Relations
parliamentary majority
meclis çoğunluğu Noun, Politics-Intl. Relations
parliamentary majority
parlamentoda çoğunluk Noun, Politics-Intl. Relations
pass by a simple majority
(önerge) salt çoğunluk ile kabul edilmek Verb
plain majority
basit çoğunluk
principle of majority
çoğunluk ilkesi
proportionate majority
nispi çoğunluk
proportionate majority
nisbi çoğunluk
prospective majority
beklenen çoğunluk
qualified majority
mevsuf (mukayyet) ekseriyet
qualified majority
mukayyet çoğunluk
qualified majority
gerekli çoğunluk (oyların üçte ikilik bir bölümünü gerektiren çoğunluk
qualified majority
mevsuf çoğunluk
qualified majority
nitelikli çoğunluk Noun, Law
relative majority
nispi çoğunluk
relative majority
nisbi çoğunluk
representation of the majority
çoğunluğun temsili
required majority
gerekli çoğunluk
requisite majority
gerekli çoğunluk
resolution of the majority
çoğunluk kararı
secure a majority
çoğunluk elde etmek Verb
side with majority
çoğunluktan yana olmak Verb
silent majority
sessiz çoğunluk Noun
simple majority
bulunanların çoğunluğu
simple majority
salt çoğunluk
simple majority
basit çoğunluk Noun, Law
small majority
küçük çoğunluk
special majority
mevsuf çoğunluk
special majority
mevsuf (mukayyet) çoğunluk
stock majority
(US) hisse senedi çoğunluğu
stock majority
hisse senedi çoğunluğu
stockholder's majority
hissedarlar çoğunluğu
stockholders'majority
hissedarlar çoğunluğu
swing a majority
yönetim kurulunda çoğunluğa sahip olmak Verb
swing a majority
(US) çoğunluğa sahip olmak Verb
swinging majority
ezici çoğunluk
take decision by simple majority
salt çoğunlukla karar almak Verb
the great majority
büyük çoğunluk
three-fourth majority
dörtte üç çoğunluk
two thirds majority
üçte iki çoğunluk
two-third majority
üçte iki çoğunluk
two-thirds majority
üçte iki çoğunluk
vast majority
kahir ekseriyet Noun
voting majority
oy veren çoğunluk
waver-thin majority
kıl payı çoğunluk
whooping majority
kahir ekseriyet
whooping majority
ezici çoğunluk
working majority
iş görmeye yetenekli çoğunluk
majority approval
çoğunluk tasvibi
majority approval
çoğunluk onayı
majority approval
çoğunluğun onayı
majority by a court decision
kazai rüşt
majority decision
çoğunluğun kararı
majority decision
ekseriyet kararı
majority election
çoğunluğun seçimi
majority government
çoğunluk hükümeti
majority holder
çoğunluğu olan
majority holding
sermayenin çoğunluğunu elinde bulundurma
majority in interest
bir menfaatin çoğunluğu
majority in number
sayıca çoğunluk
majority in parliament
parlamenter çoğunluk
majority in parliament
parlamento daki çoğunluk
majority in parliament
parlamentodaki çoğunluk
majority interest
çoğunluk hissesi
majority interest
sermayenin çoğunluğu
majority leader
çoğunluk lideri.
majority of a company
bir şirketin çoğunluğu
majority of a person
rüşt
majority of creditors
alacaklıların çoğunluğu
majority of members
üyelerin çoğunluğu
majority of shares (stocks)
US hisselerin çoğunluğu
majority of the cabinet
kabinenin çoğunluğu
majority of the committee
kurulun çoğunluğu
majority of votes
oyların çoğunluğu
majority opinion
(US) çoğunluk fikri
majority opinion
çoğunluk fikiri
majority ownership
çoğunluk mülkiyeti
majority parti
çoğunluk partisi
majority party
çoğunluk partisi
majority report
çoğunluk raporu
majority representation
(sendika) çoğunluk temsilcisi
majority representative
çoğunluk temsilcisi
majority resolution
çoğunluk kararı
majority rights
çoğunluk hakları Noun
majority rule
çoğunluk kuralı: mecliste basit çoğunlukla alınan karara herkesin uyma zorunluğu.
majority shareholder
hisselerin çoğunluğunu elinde bulunduran büyük ortak
majority stock
(US) hisse çoğunluğu
majority stock
hisse senedi çoğunluğu
majority stock
(US) hisse senedi çoğunluğu
majority stockholder
çoğunluk hissedarı
majority stockholder
(US) çoğunluk hissedarı
majority support
çoğunluk desteği
majority verdict
çoğunluk hükmü
majority verdict
jürinin çoğunluk kararı (jüri üyelerinden en az on kişinin oyu ile alınan karar
majority verdict
jürinin çoğunluk kararı
majority view
çoğunluğun görüşü
majority vote
çoğunluk oyu
black majority rule
siyah çoğunluk idaresi
by a majority of votes
oy çokluğuyla Adverb, Law
by a majority vote
oy çokluğu ile Adverb
by absolute majority of votes cast
atılan oyların çoğunluğuyla
by an absolute majority of votes cast
atılan oyların salt çoğunluğuyla
by majority vote
oy çokluğuyla Adverb
command a majority in the senate
Kongrede çoğunluğu elinde tutmak Verb
command majority support
çoğunluğun desteğine sahip olmak Verb
control a majority of votes
oyların çoğunluğunu elinde bulundurmak Verb
decide by a majority of the votes
oy çoğunluğuyla karar vermek Verb
decide by a majority of votes
oyçokluğu ile karar vermek Verb
decide by majority of votes
oy çokluğu ile karar vermek Verb
go gain majority support
çoğunluğun desteğini elde etmek Verb
great majority great ledger
büyük çoğunluk büyük defter
have a majority on the board
yönetim kurulunda çoğunluğa sahip olmak Verb
have a majority on the board
çoğunluğa sahip olmak Verb
hold majority power
çoğunluk iktidarına sahip olmak Verb
overwhelming majority of ...
...'in çok büyük bir bölümü Noun
overwhelming majority of ...
...'in çok büyük bir kısmı Noun
poll a majority of votes
verilen oyların çoğunluğunu elde etmek Verb
poll a majority of votes cast
atılan oyların çoğunluğunu almak Verb
polls majority of votes cast
atılan oylarının çoğunluğunu almak Verb
receive the majority cast
atılan oyların çoğunluğunu almak Verb
secure a majority of votes
oyların çoğunluğunu sağlamak Verb
secure the majority of votes cast
atılan oyların çoğunluğunu elde etmek Verb
the majority of ...
...'in kısm-ı azamîsi Noun
the majority of …
…'in büyük kısmı Noun
the majority party
çoğunluk partisi
the overwhelming majority of …
…'in büyük kısmı Noun
the vast majority of ...
...'in çok büyük çoğunluğu Noun
the vast majority of …
…'in büyük kısmı Noun
with a majority of votes
ekseriyetle
English-Turkish phrases from Zargan's own database