motive

  1. Noun, Language-Literature motif
  2. Noun saik
  3. güdü, dürtü, neden, sebep, saik, âmil, gerekçe, teşvik edici şey.
    What was his motive for his committing
    crime: Onu cinayet işlemeye sevkeden ne idi?
  4. amaç, gaye, hedef.
    His motive in going away was to see the world.
  5. (sanat, edebiyat, müzik) (bkz: motif ).
  6. devindirici, itici, hareket ettirici, muharrik, hareket hasıl eden.
    motive force: itici kuvvet.

    The wind provides the motive power that turns this wheel.
  7. güdüsel, devinsel, devinimsel, harekî, harekete ait.
  8. sürükleyici, teşvik edici, dürtücü, zorlayıcı.
  9. saik/sebep teşkil eden.
  10. (bkz: motivate )
iktisadi saikler Noun, Economics
satın alma güdüsü
baş saik
bir kimseyi suç işlemeye iten neden
işin altında yatan saik
vergi saiki
şüphe konusu edilebilecek bir saik
hileli saik
baş saik
kanun koyucunun saiki
işlem güdüsüyle para talebi
para saiki
para güdüsü
politik saik
siyasi saik Noun, Politics-Intl. Relations
bir saikin geçerliğini doğrulamak Verb
temel saik Noun
kâr güdüsü.
profit sharing: kâr bölüşme.
profit and loss account: kâr ve zarar hesabı.

paper profits: muhtemel kâr.
satın alma güdüsü
toplumsal güdü.
terör saiki Noun, Law
saik olmaksızın Adverb
devindirici/hareket ettirici güç, mukarrik güç. Noun
(mekanik) güç kaynağı.
The motive power of trains is usually steam or electricity. Noun
(demiryolu şebekesindeki) bütün lokomotifler. Noun
tercih nedeni
  1. motivated
stimulation Noun
to prompt Verb
to motivate Verb

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Dilimizde “kişiye bir işi yapma isteği ... motive etmek söyleyişinde kullanılır