nay

  1. hayır, yok, değil.
    say someone nay: birisini (bir iş yapmaktan) menetmek/alıkoymak/engel olmak.

    If he wants to smoke in his own house, who can say him nay?
    He will not take nay: “Yok” sözünden anlamaz.
  2. hem de, hattâ, bundan başka, yalnız bu değil.
    The letter made him happy, nay, ecstatic: Mektup
    onu sevindiridi, hem de delicesine sevindirdi.
    She is a pretty, nay, a beautiful woman: Güzel, hattâ fevkalâde güzel bir kadındır.
  3. red, inkâr.
  4. olumsuz oy, red oyu, aleyhte oy.
  5. olumsuz oy veren kimse.
    The nays have it: Önerge reddedildi.

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. bk. ney