pawn

  1. Verb, Civil Law rehin vermek
  2. Noun maşa
  3. rehin verme(k)/bırakma(k), rehine koyma(k), terhin etme(k).
  4. (malını/canını) tehlikeye atmak.
    to pawn one's life.
  5. rehin.
    in pawn: rehin verilmiş, rehine konulmuş.
    put in pawn: rehin vermek, rehine koymak.

    take out of pawn: rehinden kurtarmak.
  6. rehine konan mal.
  7. tutak, rehine.
  8. (satranç) piyade, piyon, paytak.
  9. bir işe âlet/oyuncak edilen fakat önemsenmeyen kimse.
    be someone's pawn: birinin âleti/oyuncağı
    olmak.
    be a mere pawn in the game: bir işte önemsiz bir âlet olmak.
rehinde
rehinde
rehinde olmak Verb
rehin yoluyla
terhin etmek Verb
rehin koymak Verb
rehine vermek Verb
terhin etmek Verb
rehin tutmak Verb
rehinde
rehin tutmak Verb
etrafında düşman piyadesi olmayan piyade. Noun
rehine koymak Verb
rehnetmek Verb
rehin vermek Verb
bir şeyi rehin etmek Verb
bir şeyi rehine vermek Verb
rehinden kurtarmak Verb
rehin kabul etmek Verb
rehin almak Verb
rehinden kurtarmak Verb
bir şeyi rehinden çıkarmak Verb
...'i piyon olarak kullanmak Verb
piyon (satranç) Noun
tefeci
rehinle ödünç veren
rehinci
rehin ücreti
emniyet sandığı
rehin bürosu Noun
tefeci
rehin alma
rehin senedi/makbuzu.
(satranca) vezirin önündeki piyadeyi iki ileri sürerek başlama.
(satranç) piyadeyi geçerken (an pasan) vurmak.