pension

  1. Noun emekli maaşı/aylığı (vermek/bağlamak).
  2. Noun tahsisat/aylık/yıllık vb. (bağlamak), harçlık, para yardımı, iane, hibe (vermek).
  3. Noun (Avrupada) (a) pansiyon, (b) yatılı okul, öğrenci yurdu, (c) pansiyon ücreti.
Finansal hizmetler için yardımcı faaliyetler (Sigorta ve emeklilik fonları hariç) (NACE kodu: 66.1) Noun, Trades-Professions
Sigorta ve emeklilik fonuna yardımcı faaliyetler (NACE kodu: 66.2) Noun, Trades-Professions
uzun askerlik hizmeti nedeniyle emekli maaşı talep etmek Verb
uzun askeri hizmet karşılığı emekli maaşı bağlanmasını istemek Verb
tercüme yaparak emeklilik maaşını biraz artırmak Verb
Finansal hizmet faaliyetleri (Sigorta ve emeklilik fonları hariç) (NACE kodu: 64) Noun, Trades-Professions
emeklilik çekini almak için postaneye gitmek Verb
maaşının üçte ikisi oranında emekli aylığı almak Verb
emekli aylığını enflasyona göre ayarlamak Verb
Sigorta, reasürans ve emeklilik fonları (Zorunlu sosyal güvenlik hariç) (NACE kodu: 65) Noun, Trades-Professions
Finansal hizmetler için yardımcı diğer faaliyetler (Sigorta ve emeklilik fonları hariç) (NACE kodu: 66.19) Noun, Trades-Professions
Sigorta ve emeklilik fonuna yardımcı diğer faaliyetler (NACE kodu: 66.29) Noun, Trades-Professions
Diğer finansal hizmet faaliyetleri (Sigorta ve emeklilik fonları hariç) (NACE kodu: 64.9) Noun, Trades-Professions
Başka yerde sınıflandırılmamış diğer finansal hizmet faaliyetleri (Sigorta ve emeklilik fonları hariç) (NACE kodu: 64.99) Noun, Trades-Professions
Emeklilik fonları (NACE kodu: 65.3) Noun, Trades-Professions
Emeklilik fonları (NACE kodu: 65.30) Noun, Trades-Professions
Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu Noun, Law
emekli aylığına ek kazanç sağlamak Verb
emeklilik için başvurmak Verb
(Br) sosyal yardım geliri
emekliye ayrılmak Verb
emekli aylığı almaya başlamak Verb
emekli aylığı almaya başlamak Verb
sosyal yardım
birinin emekliliğini iptal etmek Verb
emekliliğe hakkı olmak Verb
işyeri emeklilik fonu
yarım pansiyon
emekli maaşından mahrum olma
yönetim kurulu üyesi emeklilik aidatı
yönetim kurulu üyesi emeklilik planı
devamlı sakatlık sigortası Noun
sakatlık ödeneği Noun, Employment
devamlı sakatlık sigortası Noun
sakatlık maaşı
emekli maaşı almak Verb
emekli aylığı alabilme
emekliliğe hak kazanmış
emekliliğe hak kazanmış
işçi geliri
işçi geliri
işçi emekli aylığı
emekliliğe hak kazanmış
emekliliğe hak kazanmış
Avrupa'da günde üç öğün yemeğin oda fiyatına dahil edildiğini belirten deyim
emeklilik fonu kurmak Verb
emekli maaşı vermek Verb
yarım pansiyon
kahvaltı ve bir öğün yemeği içeren otel ücreti
bir emekli maaşı alan
endekslenmiş emekli maaşı
tam sakatlık durumunda sosyal sigorta aylığı
sakatlık aylığı
ortak emeklilik aylığı
ömür boyu emekli aylığı
hayat boyu maaş
emekli hayatı yaşamak Verb
kiralık oda
defaten ödenen emeklilik tazminatı
götürü emekli aylığı
(US) ana ve çocuk geliri
taksitlerin hepsi işverence karşılandığından işçinin katkısının olmadığı emeklilik düzeni
vergi kesilmeyen emekli aylığı
normal emekli aylığı
normal emeklilik
meslek emeklilik sigortası Noun
bağ-kur emekli aylığı
işten emekliye ayrılma
(Br) yaşlılık sigortası Noun
yaşlılık sigortası Noun
(Br) yaşlılık sigortası Noun
emekli maaşı Noun, Employment
yaşlılık maaşı Noun, Employment
pansiyonculuk
yetim aylığı
devredilebilir emeklilik hakkı
devlet emekli maaşı
kamu hizmeti emekli aylığı
emekliliğe hak kazanmak Verb
emeklilik aylığına hak kazanmak Verb
emekli aylığı tespit etmek Verb
bir emekli aylığı saptamak Verb
emekli aylığı almak Verb
emekliye ayrılmak Verb
emekli aylığıyla emekliye ayrılmak Verb
tam maaşla emekli olma
emekli maaşı Noun, Employment
emekli aylığı
emeklilik aylığı
bir emeklilik maaşını indirmek Verb
yeterli emeklilik maaşı
emekli aylığı saptamak Verb
(US) sosyal sigorta maaşı
devlet emekliliği
birinin emekli aylığını kesmek Verb
ek emeklilik
birinin emekli aylığını kesmek Verb
birinin emeklilik hakkını kaldırmak Verb
hayatta kalanın emeklilik hakkı
bir aylığa hak kazanma
üst düzey yöneticiler ve yüksek dereceden emekli olanlar için
normal emeklilik ücretine ek olarak fazla ödeme
üst düzey yöneticiler ve yüksek dereceden emekli olanlar için normal emeklilik ücretine ilaveten yapılan ek ödeme
gazi maaşı
bir emeklilik programına üye olan eşin ölümü halinde dul kocaya ödenen aylık
dul maaşı
dul aylığı
emeklilik karşılıkları Noun
emekli aylığı hesabı
emeklilik yaşı
(Br) Sosyal Yardım İşleri'ne bakan mahkeme
emeklilik maaşı artışı
emeklilik maaşı
emeklilik kurulu
emeklilik yükümlülükleri Noun
gelirden kesilen emeklilik fonu
emekli aylığı çeki
emeklilik maaşı talebi
emeklilik kurulu
emeklilik fonu payı
emeklilik maaşları tutarı
emeklilik sandığı aidatı
emekliye ayrılacak olanlar
ömür boyu emeklilik
emeklilik fonu
emekli fonu
emekli sandığı Noun, Employment
emeklilik fonu varlığı
emeklilik fonu varlığı
emeklilik fonu varlığı
emekli maaşı artışları Noun
emekli aylığı geliri
emekli aylığı zammı
emekli maaş artışı
emekli maaşı artışı
emekli aylığı zammı
emeklilik sigortası Noun
emeklilik kanunu
emeklilik derecesi
emeklilik yükümlülükleri Noun
emekliye ayırmak, emekli maaşı bağlayıp işten çıkarmak.
They pensioned him off at 65: Onu 65 yaşında emekliye ayırdılar.
emekli aylığı ödeme
emeklilik planı
emeklilik sandığı fonu
emekli aylığı çeki sahibi
(US) birden çok sanayinin ortak kullandıkları emeklilik fonu
bir emekli fonunun aktifleri Noun
emekli aylığı portföyü
emekli aylıkları Noun
emekli aylıkları yedek akçesi
emeklilik karşılığı
emekli aylığı yedek akçesi
emeklilik hakkı
emeklilik planı
emeklilik planı düzenlemesi
emeklilik planı düzenlemeleri Noun
emeklilik anlaşması
emekli maaşı bağlanması
emeklilik fonu
emeklilik sandığı fonu
emeklilere aylık ödeme yetkisi
ek emeklilik planı
emekli sandığı tahsisatı
emeklilik sandığı
bir emeklilik sistemine bağlı olmak Verb
emeklilik haklarından mahrum etmek Verb
çalışanın ve işverenin finansmanına birlikte katkıda bulundukları sosyal güvenlik planı
çalışanın ve işverenin finansmanına birlikte katkıda bulundukları sosyal güvenlik planı
yatırım esaslı emeklilik planı
emeklilik planı dışında kalan işçiler
emeklilik planı dışında kalan işçiler
işçilerin emeklilik fonu
işçi emeklilik fonu
(Br) kademeli sosyal gelir sistemi
kademeli emeklilik planı
(Br) artan oranlı (müterakki) emeklilik planı
çalışanlardan her birine emeklilik ödemesi de dahil yapılan şahsi hayat sigortası Noun
sanayi emeklilik planı
kanunen bağımsız emeklilik sandığı
asgari emekliliğe ayrılma yaşı
taksitlerin tümü işverence karşılandığından işçinin fona hiçbir katkıda bulunmadığı emeklilik düzeni
meslek sigortası kurumu
meslek emeklilik fonu
meslek emeklilik planı
(Br) yaşlılık emeklilik kanunu
emeklilik fonu
yaşlılık emekli aylığı fonu
yaşlılık emeklilik sigortası Noun
emeklilik fonu
işyerinin düzenlediği emeklilik planı
(Br) üst düzey yöneticilerinin özel emeklilik fonu
devlet emeklilik planı
fonsuz emeklilik planı
müktesep emekli aylığı planı