rating

  1. Noun tasnif, sınıflandırma, sınıflara/derecelere ayırma.
  2. Noun, Maritime Traffic (a) gemicinin aşaması/sınıfı, (b)
    ratings: (İngiliz bahriyesinde) küçük subay/er.
    A group of
    naval ratings drinking beer.
  3. Noun (a) (şahıs/firma) kredi durumu, (b) derece, pâye, durum.
    The school has a good academic rating.
  4. Noun, Television izleme oranı, reyting: Belirli bir yayını izleyen seyirci yüzdesi.
  5. Noun birim fiyat.
  6. Noun (a) mülkün vergiye esas olan değeri.
    The rating officer came to look at the farm: Vergi takdir
    memuru gelip çiftliğe baktı. (b) belediye vergisi yüzdesi.
    The rating authorities: Belediye vergi dairesi.
  7. Noun motorun saymaca/ nominal gücü (HP, KW).
  8. Noun takdir, tahmin.
  9. Noun azar(lama), pay(lama), tekdir.
klasman
sınıf değerlendirmesi
davranış sınıflandırması
(TV) dinleyici topluluğunun sınıflandırılması
(TV) dinleyici topluluğunun ölçülmesi
(askerlik) durumun takdir ve muhakemesi
(işçi ve memurların) durumun değerlendirilmesi
tahvilin sağlam yatırım olup olmadığının finans kuruluşlarınca değerlendiri
likidasyon değerlendirmesi liyakat değerlendirmesi
(US) sermaye değerlendirme
sermaye değerlendirme
sermaye değerlendirmesi
(tren) sınıf değerlendirme
sınıf baremlendirme
işletme vergi matrahı
kredi değerlendirmesi
kredi reytingi
mali itibar takdiri
kredi notu Noun, Banking
verim değerlendirmesi
işçi değerlendirme
memurun yeteneğinin değerlendirilmesi
işçi değerlendirme
deneyim değerlendirmesi
deneyim değerlendirme
mali durum
birinci sınıf olarak sınıflandırılmak Verb
(US) birinci sınıf senet tasnifi
dinleyici istatistiği
(sigorta) belli bir somut risk için prim takdiri
(US) yatırım değerlendirme
yatırım değerlendirme
fotoğraf filminin ışığa duyarlılık hızı Noun
iş değerlendirmesi
(US) iş değerlendirme
yönetim kurulu değerlendirmesi
(US) liyakat değerlendirme
(US) personel liyakat değerlendirmesi
Nielsen tahmini: seçilmiş bir grup seyirciler arasında belirli bir TV programını izleyenleri tespit ederek
ülke çapında o programı kaç kişinin izlediğini tahmin etme.
Nielsen ile ayni anlama gelir.
Noun
oktan sayısı: bir akaryakıtın, özel olarak yapılmış bir oto motorunda belirli deney koşulları altında
yanması sırasında ölçülen vuruntu derecesi.
Noun
kamuoyu değerlendirmesi
en yüksek değerlendirme
başarı değerlendirme sırası
randıman derecesi
(US) performans değerlendirme
performans değerlendirmesi
(US) şahsiyet değerlendirme
personel değerlendirme
önceliğin takdiri
bir televizyon programının beğenilme derecesinin ölçümü
(US) vasıf değerlendirme
vasıf değerlendirmesi
kalite değerlendirme
tren ücret tarifesini saptama
risk derecelendirme Noun, Banking
risk derecesi Noun, Banking
kıymetli kâğıtları değerlendirme
(US) gizlilik derecesi sınıflandırması
hizmet değerlendirmesi
(US) hizmet değerlendirme
(US) mali itibar için danışma
değerlendirme sistemi
tarife anlaşması
aşırı değer biçilmeye karşı itiraz
vergilendirme dairesi
(sigorta) ücret tarifesinin geçerli olduğu alan
(Br) belediye vergisi alanı
mali itibarın değerlendirilmesi
vergi oranının takdiri
(Br) belediye vergi dairesi
(vergi tahakkuku , Br) değerlendirme kurulu
(memur) sicil kurulu
değerlendirme kurulu
değerlendirme hatası Noun
halkça değerlendirilen televizyon programı
değerlendirme formu
(sigorta) değer biçme serbestliği
(sigorta) prim saptama yöntemi
prim değerlendirme bürosu Noun
(maaş derecelendirmesi için) hizmet değerlendirme süresi
değerlendirme puanı
(maaş) derecelendirme usulü
vergi reformu
değerlendirme skalası
değerlendirme sistemi
ücret tarifesinin geçerli olduğu alan
işçi değerlendirme cetveli
işçi değerlendirme cetveli
reklam izleyici kitlesi ölçü birimi Noun, Advertising
emlak vergisi için yeni kıymet takdiri
emlak vergisi için yeni kıymet takdiri
başarı değerlendirme faktörü
başarı değerlendirme çizelgesi
hizmet değerlendirme süresi
çok satan kitaplar listesi