scatter

English-Turkish Translation

  1. Verb (etrafa) saç(ıl)mak, dağıtmak/dağılmak, serp(il)mek savur(ul)mak.
    to scatter seeds. The gunshot scattered
    the birds. The birds scattered at the sound of the gun. He scatters the money about as if he were rich.
  2. Verb yay(ıl)mak, her tarafa yolla(n)mak/ gönder(il)mek.
  3. Verb, Physics saç(ıl)mak, her doğrultuda yansımak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

scatter about the town
(turistler) şehre yayılmak Verb
scatter accusations at large
gelişigüzel suçlamalarda bulunmak Verb
scatter coefficient
dağıtma katsayısı
scatter diagram
serpme diyagram
scatter handbills
reklam broşürü dağıtmak Verb
scatter in all directions
dört bir yöne saçılmak Verb
scatter pin
(kadınların süs olarak elbiselerine taktıkları) iğne, broş.
scatter rug
ufak halı, seccade.
scatter the crowd
kalabalığı dağıtmak Verb
scatter the floor with paper
yere kâğıt saçmak Verb
scatter troops
askeri birlikleri dağıtmak Verb
have something sprinkle or scatter sth
serptirmek Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database