stocks

  1. Maritime Traffic kızak
  2. (a) suçlunun ayakları geçirilerek teşhir edildiği delikli tahta kanape, (b) nallanan atların bağlandığı
    çerçeve, (c) gemi inşaat kızağı.
tüm servetini hisse senet dilerine yatırmış olmak Verb
tüm servetini hisse senetlerine yatırmış olmak Verb
(Br) parasını devlet tahvillerine yatırmış olmak Verb
bilgi hazinesini genişletmek Verb
parasını güvenli hisse senet dilerine yatırmak Verb
parasını tahvillere yatırmak Verb
parasını hisse senetlerine yatırmak Verb
stok ikmali yapmak Verb
acyotaj yapmak Verb
faal hisse senetleri Noun
fiyatları yükselen hisse senetleri Noun
hisse senedi tahsis etmek Verb
cankurtaran menkul kıymetler Noun
cankurtaran menkul kıymetler (borsa simsarının önerdiği yüksek verimli hisse senetleri Noun
arbitraj hisseleri Noun
tahvil sahibinin tahvil şartlarında değişikliğe rıza gösterdiği tahvil
banka hisse senetleri üzerinden vergi tarhiyatı
banka hisse senetleri üzerinden vergi tahakkuku
hisse devretmek (US)
isme yazılı devredilebilen hisse senet dileri Noun
isme yazılı devredilebilen hisse senetleri Noun
otomotiv sanayii hisse senetleri Noun
(US) otomotiv sanayii hisse senetleri Noun
banka hisse senetleri Noun
(US) standart menkul değerler Noun
fiyatı yatırımcılarca piyasa göstergesi olarak alınan geniş kabul gören değerli kıymetli evrak
karşılıklar fonu
yedek akçe
fiyatları düşürerek hisse senetleri spekülasyonu yapmak Verb
piyasada itimat kazanmış hisse senedi
tampon stoklar Noun
(US) imar tahvilleri Noun
stokların çoğalması
nakden ödenmesi mümkün tercihli hisse senedi
nakden ödenmesi kabil tercihli hisse senedi
muhtelif seriler halinde çıkartılan hisse senetleri Noun
sömürge menkul değerleri Noun
adi hisse senetleri Noun
İngiltere'de bazı sanayilerin kamulaştırılması üzerine hissedarlarına tazminat olarak verilen hükümet garantisini taşıyan hisseler Noun
holding hisseleri Noun
temettü adi hisse senedi
temettülü adi hisse senedi
(Br) konsolide bonolar Noun
(Br) konsolide hisseler Noun
konsolide hisseler Noun
(Br) konsolide tahviller Noun
sermaye hisselerinin birleştirilmesi Noun
(US) sermaye hisseleri Noun
sermaye hisseleri Noun
menkul değerler hisse senetleri Noun
(US) temettü birikmiş hisse senedi
temettü birikmiş hisse senedi
temettü ile birlikte gelecek yıllarda ve daha sonra ödenecek hisse senedi
(US) borsada serbest alıp satılan menkul değerler Noun
serbest alınıp satılan hisse senedi
(US) serbest alınıp satılabilen hisse senetleri Noun
nakden ödenmesi mümkün değerli kâğıtlar Noun
fiyatları düşen hisse senetleri Noun
fiyatları düşmekte olan hisse senetleri Noun
fiyatları düşen hisse senet dileri Noun
hisse senetlerinin teslim
kalmayan depo mevcudu
ABD ve Kanada menşeli menkul değerler Noun
(US) küçük partiler halinde işlem gören hisseler Noun
işçilere dağıtılan hisse senetleri Noun
işçilere dağıtılan hisse senedi
işçilere dağıtılan hisse senetleri Noun
(US) güvencesiz menkul değerler Noun
ilk rüçhanlı hisse senetleri Noun
gıda maddeleri stoku
erzak stoku
dövizli hisse senedi
(Br) dövizli hisse senetleri Noun
dövizli hisse senetleri Noun
kurucu hisse senetleri Noun
spekülatif menkul değerler Noun
(US) birinci sınıf hisse senetleri Noun
(Br) devlet tahvilleri Noun
devlet kefaletiyle çıkarılan bonolar Noun
diğer hisselere göre ileride daha fazla prim yapma olasılığı yüksek olduğu için yatırımcılarca tercih
edilen ve böylece fiyatı yükselen ve buna bağlı
sahibine sermaye kazancı sağlayan hisse senedi
yatırımcıya öteki hisse senetlerinden (temettü olarak) sağladığı gelirden oransal olarak daha çok sermaye
büyümesi (tahvil ya da hisse senedi değerind
(US) temettü garantili hisse senetleri Noun
temettü garantili hisse senetleri Noun
(Br) garantili tahviller Noun
(US) temettü garantili tahviller Noun
garantili tahviller Noun
başka şirketlerin temettüleriyle garantili hisse senetleri Noun
başka şirketlerin temettüleriyle garantili hisse senet dileri Noun
(borsa) hisse fiyatlarında büyük düşüş
(Br) yüksek faizli devlet tahvilleri Noun
elinde hisse bulundurmak Verb
(US) elinde hisse senedi olmak Verb
hissedar olmak Verb
elinde hisse senedi olmak Verb
hisse senedi sahipleri Noun
ithal malları Noun
borsa cirosu yüksek olmayan hisse senetleri Noun
önem verilemeyen değerli kâğıtlar Noun
gelir getirici değerli kâğıtlar Noun
gelen depo malı
(US) sanayi hisse senetleri Noun
sanayi hisse senetleri Noun
sanayii hisse senetleri Noun
memleket dışında muamele gören hisse senetleri Noun
ülke dışında muamele gören hisse senet dileri Noun
ikinci derecede teminatlı hisse senetleri Noun
depo mevcudu
(US) kullanılışı kısıtlı hisse senetleri Noun
(US) pek kullanışlılığı olmayan hisse senetleri Noun
kote edilmiş hisse senet dileri Noun
kote edilmiş hisse senetleri Noun
yerel menkul kıymetler Noun
fiilen elde bulundurulan hisse senet dileri Noun
(US) fiilen elde bulunan hisse senetleri Noun
(US) hisse senedi spekülasyonu yapmak Verb
borsada dalavere yapmak Verb
motorlu taşıt üreten şirketlerin hisse senedi ve tahvilleri Noun
(Br) belediye tahvilleri Noun
devir edilebilir hisse senetleri Noun
devir edilebilir hisse senet dileri Noun
(US) ikinci derece önemli hisse senetleri Noun
ikinci derecede önemli hisse senetleri Noun
ikinci derecede önemli hisse senet dileri Noun
ek ödemesiz ve vergisiz hisse senetleri Noun
oy hakkı olmayan hisse senedi
fiyatların yükseleceği beklentisiyle hisse senetlerini satmadan bekletmek Verb
(Br) ikramiyeli değerli kâğıtlar Noun
stok çıkışı
hisselerin geleceği
kısmen ödenmiş hisse senetleri Noun
iştirak hisseleri Noun
rehine verilmiş hisse senet dileri Noun
rehine verilmiş hisse senetleri Noun
değeri bir dolardan aşağı olan hisse senet dileri Noun
(US) düşük fiyatlı hisse senetleri Noun
değeri bir dolardan aşağı hisse senetleri Noun
(US) değeri bir dolardan aşağı hisse senetleri Noun
kömür stoku
grubun lideri olarak kabul edilen ve çoğu zaman başka hisse senetlerini etkileyen bir hisse senedi
(US) imtiyazlı hisse senetleri Noun
(US) imtiyazlı hisse senetleri Noun
devlet tahvilleri Noun
kote edilen hisse senetleri Noun
(US) demiryolu hisse senetleri Noun
demiryolu hisseleri Noun
demiryolu hisse senetleri Noun
standart kıymetli kâğıtlar Noun
(US) borsada satılan kıymetli kâğıtlar Noun
(US) sadece şahsa satılabilir (henüz borsada alım-satım konusu yapılmamış senetler Noun
(US) hisselerin yükselmesi
stoku tasfiye etmek Verb
sürümlü hisse senetleri Noun
sürümlü hisse senetleri Noun
sürümlü hisse senet dileri Noun
ikincisınıf hisse senetleri Noun
fiyatlar düşünce satılan hisse senetleri Noun
fiyatlar düşünce satılan hisse senet dileri Noun
azalan hisse senetleri (bir şirketin ihraç etmiş olduğu hisse senetlerini piyasadan satın alması
stok malları düşük fiyata satmak Verb
stok malları düşük fiyatla satmak Verb
malları düşük fiyatla satmak Verb
fiyatları düşmekte olan hisse senet dileri Noun
(US) fiyatları düşmekte olan hisse senetleri Noun
fiyatları düşmekte olan hisse senetleri Noun
güvenli hisse senetleri Noun
güvenli hisse senet dileri Noun
(US) gözde hisse senetleri Noun
(US) hisse senedi spekülasyonu
spekülatif hisse senet dileri Noun
spekülatif hisse senetleri Noun
(US) spekülatif hisse senetleri Noun
hisse senetlerini piyasaya çıkarmak Verb
(US) hisse senetlerini piyasaya çıkarmak Verb
çelik senetleri Noun
(US) satın alınması taahhüt edilmiş hisse senetleri Noun
satın alınması taahhüt edilmiş hisse senetleri Noun
satın alınması taahhüt edilmiş hisse senet dileri Noun
satın alma yoluyla desteklenen hisse senetleri Noun
(US) telefonla alım satımı yapılan hisse senetleri Noun
elinde hisse senedi olmak Verb
hisse senetleri piyasaya çıkartmak Verb
ticari stok
depo mevcudu
(Br) devlet tahvilleri Noun
değerlendirilmemiş hisse senetleri Noun
değerlendirilmemiş hisse senet dileri Noun
hisse senetlerini elden çıkarmak Verb
(US) her an satılabilir hisse senedi
her an satılabilir hisse senedi
itibari değeri olmayan hisse senetleri Noun
itibari değeri olmayan hisse senet dileri Noun
(US) itibari değeri olmayan hisse senetleri Noun
sağlam olmayan hisse senetleri Noun
aksiyon ve obligasyon
menkul kıymetler Noun
menkul değerler yedeği
kömür stok durumu