Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
stripe
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
çizgi, dar ve uzun şerit.
the stripes of a zebra. Tigers have orange fur with black stripes.
çizgili/yollu kumaş.
çavuş ve onbaşının kol işareti.
to lose ones stripes
: (çavuş vb.) rütbesi elinden alınmak.
harpte yaralananlara, yararlık gösterenlere takılan şerit-nişan.
arazi şeridi.
a stripe of beach.
tür, nevi, çeşit, cins, tip.
of the same stripe
: aynı türden.
a man of quite a different stripe .
(ceza olarak kırbaçla, sopa ile) vuruş, darbe, kamçı/sopa izi.
şeritlerle/çizgilerle donatmak, şeritlere ayırmak.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
get one's stripe
terfi etmek
Verb
barley stripe
arpalara musallat olan bir mantarın sebep olduğu bitki hastalığı.
be of the same political stripe
aynı siyasal taraftan olmak
Verb
of quite different stripe
bambaşka cinsten
pin stripe
(kumaşlarda) çok ince çizgi.
Noun
pin stripe
çok ince çizgili kumaş veya elbise.
Noun
pinpoint stripe
ipince çizgili kumaş
zebra stripe
caddede yaya geçidini gösteren yaban eşeği çizgilerini andıran çizgiler
stripe of land
küçük arazi parçası
Noun
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.