taraflı

Turkish-English Translation

  1. Adjective tendentious
  2. supporter
  3. adherent
  4. angled
  5. partial
  6. composed of or affecting (so many) sides
  7. person from (a certain) region
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

bilateral pnömoni
bilateral pneumonia Noun, Medicine
çift taraflı zatürre
bilateral pneumonia Noun, Medicine
çift (iki) taraflı
bilateral
çok taraflı
multilateral
iki taraflı
two way
iki taraflı
reciprocal
iki taraflı
two sided
iki taraflı
two-sided
iki taraflı
two-way
iki taraflı
mutual
iki taraflı
bilateral
tek taraflı
unilateral Adjective
tek taraflı
one- sided
tek taraflı
unilaterally Adverb, Law
tek taraflı
ex- parte
(ödemeler dengesi) tek taraflı transfer ödemeleri
unrequested receipts Noun
bir kavganın tek taraflı hikâyesi
one- side account of a quarrel
çift taraflı defter tutma
double-entry bookkeeping
çift taraflı defter tutma
bookkeeping by double entry
çift taraflı defter tutma
double account system
çift taraflı defter tutma
double entry bookkeeping
çift taraflı defter tutma
duplicate bookkeeping
çift taraflı kontrol rejimi
double-checking regime
çift taraflı ticari anlaşma
bilateral trade agreement
çift taraflı ticari anlaşmalar yapmak
to enter into bilateral trade agreements Verb
çok taraflı akit
multilateral contract
çok taraflı anlaşma
multilateral agreement
çok taraflı anlaşmalar
multilateral agreements Noun
çok taraflı antlaşma
multilateral treaty Noun, International Law
çok taraflı güç
multi lateral force (MLF
çok taraflı Pazar
multi-sided market Noun, Competition Law
çok taraflı silahsızlanma
multilateral disarmament
çok taraflı sözleşme
multilateral agreement
çok taraflı ticaret
multilateral trade
çok taraflı ticaret anlaşması
multilateral trade agreement
dört taraflı döviz işlemi
quandrangular operation in exchange
iki taraflı akit
bilateral contract
iki taraflı anlaşma
bilateral agreement
iki taraflı anlaşma
bipartite contract
iki taraflı antlaşma
bipartite treaty
iki taraflı antlaşma
bilateral treaty
iki taraflı çalışma
double act
iki taraflı hukuk davası
adversary suit Noun
iki taraflı hukuk davası
adversary proceeding Noun
iki taraflı hukuki muameleler
bilateral transaction
iki taraflı hukuki muameleler
bilateral transactions Noun
iki taraflı ihracat fazlası
unrequired exports
iki taraflı ihracat fazlası
unrequired ecgds
iki taraflı iner kalkar köprü
transport bridge
iki taraflı keskin
double edged
iki taraflı kredi
bilateral loan
iki taraflı mal akışı
bilateral flow
iki taraflı ödeme sözleşmesi
bipartite clearing
iki taraflı oligopol
bilateral oligopoly Noun, Competition Law
iki taraflı para akışı
bilateral flow
iki taraflı sözleşme
bilateral contract
iki taraflı sözleşme
bipartite contract
iki taraflı sözleşme
synallagmatic contract Noun, Law
iki taraflı tediye anlaşması
clearing agreement
iki taraflı tekel
bilateral monopol
iki taraflı tekel
bilateral monopoly Noun, Competition Law
iki taraflı ticaret
bilateral trade
iki taraflı transfer anlaşması
bilateral transfer agreement
tek taraflı açıklama
unilateral declaration
tek taraflı bağımsızlık ilanı
unilateral declaration of independence
tek taraflı bağlayıcı
unilaterally binding
tek taraflı beyanat
unilateral declaration
tek taraflı defter tutma
single-entry bookkeeping
tek taraflı defter tutma
bookkeeping by single entry
tek taraflı etki
unilateral effect Noun, Competition Law
tek taraflı feshedilebilecek akit
voidable contract
tek taraflı feshedilebilecek sözleşme
voidable contract
tek taraflı fesih
unilateral cancellation
tek taraflı fesih
rescission by one party
tek taraflı fesih fesh
rescission by any one party
tek taraflı hata
unilateral mistake
tek taraflı ifade
partial statement
tek taraflı irade açıklaması
unilateral declaration of intent Noun, Civil Law
tek taraflı işlem
unilateral act Noun, Civil Law
tek taraflı kanuni muamele
unilateral transaction
tek taraflı olarak
unilaterally Adverb, Law
tek taraflı sözleşme
one- sided contract
tek taraflı sözleşme
contract of benevolence
tek taraflı yükümlülük
unilateral obligation
tek taraflı yükümlülük getiren antlaşma
nude pact
üç kenarlı , üç taraflı .
trilateral
üç taraflı anlaşma
tripartite agreement
üç taraflı anlaşma
triangular agreement
üç taraflı antlaşma
tripartite treaty
üç taraflı müzakere
triangular talk
üç taraflı sözleşme
triangular deal
üç taraflı ticaret antlaşması
triangular trade treaty
üç taraflı ticari ilişki
three-cornered trade relations
üç taraflı ticari müzakere
three- cornered trade discussion
Bölgesel ve Çok Taraflı İşbirliği Dairesi
Department of Regional and Multilateral Cooperation Noun, Organizations
Çok Taraflı Ekonomik İşler Genel Müdür Yardımcılığı
Deputy Directorate General for Multilateral Economic Affairs Noun, Organizations
Çok Taraflı Ekonomik İşler Genel Müdürlüğü
Directorate General of Multilateral Economic Affairs Noun, Organizations
Çok Taraflı İlişkiler Dairesi
Department of Multilateral Relations Noun, Organizations
Çok Taraflı İlişkiler Şube Koordinatörlüğü
Coordination Office of Multilateral Relations Noun, Organizations
Çok Taraflı İlişkiler ve Uluslararası Kuruluşlar Dairesi
Department of Multilateral Relations and International Organizations Noun, Organizations
Çok Taraflı Siyasi İşler Genel Müdürlüğü
Directorate General of Multilateral Political Affairs Noun, Organizations
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Bir kimseyi tutan, taraftar
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.