time limit

  1. Noun süre sınırlaması
  2. belirli süre/ müddet, mühlet.
  3. Noun süre, mühlet, vade, zaman sınırı.
birinin kabulü için zaman sınırı tespit etmek Verb
süre sınırını değiştirmek Verb
zaman süresine riayet etmek Verb
müddete riayet etmek Verb
zamansınırını aşmak Verb
zaman sınırını aşmak Verb
vadeye uymada kusur etmek Verb
zaman sınırını aşma
vade koymak Verb
zamansınırını belirlemek Verb
bir zaman sınırı belirlemek Verb
azami zaman haddi
zaman limitini gözetme
zamansınırını gözetmek Verb
zaman sınırını gözetmek Verb
zamanaşımına riayet etmek Verb
vade tespit etmek Verb
hak düşürücü mühlet
hak düşürücü süre
süreli Adjective
sınırı
zaman sınırı
zaman aşımı