transpire

English-Turkish Translation

  1. Verb ortaya çıkmak
  2. Verb olmak, oluşmak, vukubulmak, vaki olmak, meydana gelmek, zuhur etmek.
    Nobody knows what transpired
    at the meeting: Toplantıda neler olup bittiğini kimse bilmiyor. (Bu anlamda kullanılması genellikle yanlış sayılmaktadır).
  3. Verb (beden veya bitki gözeneklerinden) dışarı çık(ar)mak, sız(dır)mak, terlemek, nefes vermek.
  4. Verb (koku, gaz, duman vb.) sızmak, kaçmak.
  5. Verb duyulmak, yayılmak, şüyu bulmak, meydana çıkmak, açıklanmak, ifşa edilmek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition