tutar

Turkish-English Translation

  1. amount
  2. sum
  3. number
  4. amount to
  5. count
  6. wad
  7. total
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

kredi kullandırım tutarı
loan drawdown amount Noun, Banking
kredi kullandırım tutarı
drawdown amount Noun, Banking
kullandırım tutarı
loan drawdown amount Noun, Banking
kullandırım tutarı
drawdown amount Noun, Banking
sovtaj tutarı
salvage amount Noun, Insurance
asgari tutar
minimal amount
belli bir dönem için faizi ifade eden tutar
true discount
bileşik tutar
compound amount
brüt tutar
gross amount
bütün vergileri içeren tutar
inclusive fee
dava konusu tutar
amount in dispute Noun, Law
deniz beni tutar
I am a poor sailer
düzeltici tutar
correction amount
fazla ödenen tutar
sum in excess
göz önünde tutar
considers
hesaba geçirilebilecek tutar
chargeable amount
iki kıymet arasında eşitliği sağlayan tutar
owelty
maktu tutar
fixed amount Noun
net tutar
net amount
ödenmesi gereken tutar
amount due
tazminat olarak ödenen tutar
sum paid as compensation
telâfi edici tutar
compensatory amount
toplam tutar
final amount
toplam tutar
inclusive sum
toplam tutar
gross sum
toplam tutar
total sum
tüm indirimlerden sonra net tutar
wage pocket
Üye Devletler... hakkını saklı tutar
Member States shall retain the right
vadesi gelmiş tutar
amount due
vergiden muaf götürü tutar
flat exemption
vergiden muaf tutar
exemption Noun, Taxation-Customs
yarı tutar
half the amount
yıllık borç taksiti ve faizden oluşan tutar
annual payment
(teori) tutar tarafı olmak
to hold water Verb
birine bir tutar ödemek
to pay someone something Verb
birine bir tutar vermek
to pay someone something Verb
borçlu tarafından belirli bir tutar karşılığı verilen senet
fixed- sum debenture
bu tutar yıldan yıla değişir
personal allowance
deniz tutar olmak
to be liable to seasickness Verb
deniz tutar olmak
to be liable to sea sickness Verb
iler tutar yanı olmayan
wrong on so many levels Noun, Idioms
miktar; tutar, meblağ
amount
sabit bir tutarın üzerine değişken bir tutar eklenir
two-part tariff
taraf tutar olmak
to become partial Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Bir şeyin ... bakımından bütünü
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.