wildfire

  1. Noun sönmez ateş, söndürülmesi güç ateş.
    like wildfire: hızla, önlenemeyecek şekilde.
    spread like
    wildfire: hızla yayılmak, önlenememek, önü alınamamak, önüne geçilememek, durdurulamayacak derecede yayılmak.
    The rumor spread/ went round like wildfire. He ran like wildfire to avoid the police.
  2. Noun gökgürültüsüz şimşek.
  3. Noun bataklık parıltısı: bataklıklarda gece görülen fosforesan aydınlık.
  4. Noun, Veterinary Medicine deri yangısı, koyunlarda görülen deri hastalığı.
  5. Noun (bkz: erypsipelas )
kapışılmak, çok satılmak.
çok hızlı yayılmak Verb
yıkıcı enflasyon