wilt

  1. Verb sol(dur)mak, tazeliğini kaybet(tir)mek.
    The heat wilted the flowers. The flowers are wilting for lack of water.
  2. Verb bitkin/takatsiz/bitap düşmek, mecalsiz kalmak.
    We wilted under the hot sun.
  3. Verb isteği/ cesareti kırılmak.
  4. Verb
    will fiilinin şimdiki zaman ikinci tekil şahsı:
    thou wilt: sen istiyorsun/istersin.
  5. Noun sol(dur)ma, tazeliğini kaybet(tir)me.
  6. Noun solgunluk, solukluk.
  7. Noun mecalsizlik, yorgunluk, takatsizlik, bitkinlik.
  8. Noun
    wilt disease ile ayni anlama gelir. (a) bitki yapraklarını sarartıp solduran bir hastalık, (b)
    tırtıllarda dokuların sıvılaşmasına yol açan bir virüs hastalığı.
wilt ile ayni anlama gelir. (a) bitki yapraklarını sarartıp solduran bir hastalık, (b) tırtıllarda
dokuların sıvılaşmasına yol açan bir virüs hastalığı.