yiyecek maddeleri

Turkish-English Translation

  1. Noun commodities
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

(üstün nitelikte) yiyecek maddeleri
viands Noun
azalan yiyecek maddeleri
diminishing food supplies Noun
esas yiyecek maddeleri
essential foodstuffs Noun
gümrüksüz yiyecek maddeleri
free food Noun
patentli yiyecek maddeleri
patent foods Noun
sağlıklı yiyecek maddeleri
cross- over store Noun
temel yiyecek maddeleri
basic food items Noun
temel yiyecek maddeleri
basic items Noun
yiyecek maddeleri işi alanında
in the food line
yiyecek maddeleri kısıntısı
food cut
yiyecek maddeleri kıtlığı
food shortage
yiyecek maddeleri kontrol ofisi
food office
yiyecek maddeleri krizi
nutritional crisis
yiyecek maddeleri müfettişi
food inspector
yiyecek maddeleri satışı yapan bir kamyon
rolling store
yiyecek maddeleri stoku
food reserves
yabancı kaynaklı ve pahalı yiyecek maddeleri satan dükkân
delicatessen
Turkish-English phrases from Zargan's own database