şiddete başvurma teşebbüsü
şiddet kültürü
İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
Kadınlara Karşı Şiddetin Tasfiye Edilmesine Dair Bildiri
İsim, Uluslararası Hukuk
bir tecavüz sonucu ölmek
Fiil
(a) bozmak, berbat etmek, halel getirmek, ihlâl etmek.
These modern boxlike buildings do violence to the beauty of the old city . (b) anlamını değiştirmek/bozmak/tahrif etmek.
To do violence to a translation.
ilkelerine aykırı davranmak
Fiil
kadına karşı aile içi şiddet
İsim
Sportif Karşılaşmalarda ve Özellikle Futbol Maçlarında Seyircilerin Şiddet Gösterilerine ve Taşkınlıklarına Dair Avrupa Sözleşmesi
İsim, Uluslararası Hukuk
cinsiyet temelli şiddet
İsim, Hukuk
şiddetin yüceltilmesi
İsim
birine sert ve haşin muamele yapmak
Fiil
Uluslararası Sivil Havacılığa Hizmet Veren Havalimanlarında Yasadışı Şiddet Eylemlerinin Önlenmesi Protokolü
Özel Isim, Hukuk
Uluslararası Sivil Havacılığa Hizmet Veren Hava Alanlarında Kanunsuz Şiddet Eylemlerinin Önlenmesi İle İlgili Protokol
Özel Isim, Hukuk
gerici şiddet
İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
köktendinci şiddet
İsim, Din ve İnanç
şiddet kullanarak yapılan soygun
ayrılıkçı şiddet
İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
kendine karşı şiddet
İsim
şiddet sarmalı
İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler
öğrencilerin başvurduğu şiddet hareketleri
İsim
şiddeti gizlemek için vatanseverlik bahanesine başvurmak
Fiil
şiddet, cebir, zor.
resort to violence : şiddete başvurmak, cebir/zor kullanmak.
The wind blew with great violence . The police used unnecessary violence on the crowd.
İsim
tecavüz, saldırı.
To die by violence.
İsim
zorbalık, şiddet eylemi.
Too much violence is shown on TV.
İsim
küfür, hakaret, ağır söz söyleme.
İsim
anlamı, maksadı bozma.
İsim