Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. Geçişli Fiil kuşatmak, muhasara etmek.
    a city besieged by enemy troops.
  2. Geçişli Fiil üşüşmek, (etrafını) sarmak, ihata etmek.
    Hundreds of admirers besieged the film star.
  3. Geçişli Fiil soru/dilek yağmuruna tutmak.
    The journalists besieged the minister with questions about new taxes:
    Gazeteciler yeni vergiler hakkında bakanı soru yağmuruna tuttular.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim