1. (a)
    ABD (kumarhanelerde vb.) fişi paraya çevirmek, (b)
    ABD- argo ortaklıktan ayrılmak:
    eldeki mal ve kıymetli evrakı paraya çevirip işini tasfiye etmek, (c)
    argo ölmek.
    to cash in one's chips: ölmek, hesabı görülmek, defteri dürülmek.

when the chips are down
k.d. müşkül durumda, sıkışık/kritik anda, başı dara gelince.
bankada mevcut para
tedavüldeki para
elde mevcut para
kasada mevcut para
kasa mevcudu
kasadaki ve bankadaki nakit
evde mevcut para
yararlanmak, kâr sağlamak, faydalı/kârlı hale getirmek.
bir fırsat yakalayıp onu mali bir avantaja dönüştürmek Fiil
kayden tahsil edilmiş para
fiilen kasaya girmemiş
yoldaki paralar
para nakliyesi
bankanın kendi binasında bulundurduğu tüm para
kasa da parası olmak Fiil
nakit halinde para sigortası İsim
peşin ödeme
nakit bakiyesi
kasayı tutmak Fiil
kasadan sorumlu olmak Fiil
nakit ödenmiş olmak Fiil
para içinde yüzmek Fiil
nakdi menfaat
paraya çevirme, (tasarruf bonosunu vb.) bozdurma. İsim
nakdi tazminat
nakit yardım
(US) nakit kefalet yatırmak Fiil
kasanın fark göstermesi
nakit fon
açık vermek Fiil
açık vermek Fiil
nakleden
nakit olarak
nakden
nakdi olarak Zarf
peşin olarak Zarf
ayni veya nakdi olarak
nakdî veya aynî olarak Zarf
nakdi veya ayni olarak
peşin ödeme şartları İsim
ayni ve nakdi Sıfat
ayni veya nakdi olarak
ayni veya nakdi Sıfat
nakit yerine Zarf, Muhasebe
nakit para yerine Zarf, Muhasebe
nakit darlığı içinde
(US) paranın üstü
nakit ödemek Fiil
peşin ödemek Fiil
nakden ödemek Fiil
nakit ödenir
peşin ödeme
nakit ödeme
nakit hâsılat
net hâsılat
alacakları tahsil etmek Fiil
alacaklarını toplamak Fiil
birine para havale etmek Fiil
nakit ödeme
nakit havalesi
nakit karşılık
nakde karşılık
pazarlanabilir kıymetli kâğıtlar İsim
nakit ödeme
peşin ödeme
kıt nakit
nakit kıtlığı
nakitte kalmak Fiil
nakit taahhüt
kasa fazlalığı
nakdi değer
peşin değeri
nakit olarak ödenen ücret