Available on App Store
Get it on Google Play
EN
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
flavored -> flavor
Geniş Tasarım
İngilizce-Türkçe
Terimler/Kalıplar
Ingilizce-Türkçe Çeviri
tat, lezzet.
the flavor = flavour of ripe fruit. This soup has the flavor = flavour of lemon.
lezzet/tat veren şey, yemek ve içkilere lezzet/çeşni vermek için eklenen madde.
hard candy with artificial
flavor = flavour.
çeşni, ruh, bir şeyin kendine has niteliği/havası.
Many novels by Yaşar Kemal have a flavor = flavour
of Anatolian villages. The film gives the flavor = flavour of Paris in the twenties.
(resim, edebî eser vb.) hava, üslûp, göze çarpan özellik.
A novel that has the flavor = flavour of Dickens.
koku, rayiha.
lezzet/tat/çeşni/rayiha vermek.
She flavor = flavoured the cake with chocolate. We use salt, pepper
and spices to flavor = flavour food.
(belirli bir) özellik/çeşni/hava vermek.
Many exciting adventures flavor = flavour an explorer's life.
lezzetli, rayihalı, çeşnili.
lezzetsiz, tatsız.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler
get the full flavor
tam tadını almak
Fiil
have a flavor
(bir şeyi) andırmak, (bir şeyin) havasını vermek, (bir şey) lezzetinde olmak.
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.