1. Sıfat girift, çetrefil, karışık, muğlâk, anlaşılması güç.
    an involved sentence. Henry James's involved style.
    The problem is much more involved than you think.
  2. Sıfat (karışık/tehlikeli vb. işe) karışmış, bulaşmış, burnunu sokmuş, ilgili, methaldar.
    We never managed
    to get anything done because of the large number of people involved.
  3. Sıfat üzerine almış, taahhüt etmiş, kendini adamış (bilhassa politikaya).
    He is deeply involved in politics.
  4. Sıfat çok yakın (cinsel) ilişki kurmuş, samimiyeti ilerletmiş, sıkı fıkı, içli dışlı.
    He's deeply involved
    (with her) and feels he must marry her because everyone expect it.
Çeşitli malların satışı ile ilgili aracılar (NACE kodu: 46.19) İsim, Sanayi ve Zanaatler
Tarımsal hammaddelerin, canlı hayvanların, tekstil hammaddelerinin ve yarı mamul malların satışı ile
ilgili aracılar (NACE kodu: 46.11)
İsim, Sanayi ve Zanaatler
Gıda, içecek ve tütün satışı ile ilgili aracılar (NACE kodu: 46.17) İsim, Sanayi ve Zanaatler
Yakıtların, maden cevherlerinin, metallerin ve endüstriyel kimyasalların satışı ile ilgili aracılar (NACE kodu: 46.12) İsim, Sanayi ve Zanaatler
Mobilya, ev eşyaları, madeni eşyalar ve hırdavatların satışı ile ilgili aracılar (NACE kodu: 46.15) İsim, Sanayi ve Zanaatler
Makine, sanayi araç ve gereçleri ile deniz ve hava taşıtlarının satışı ile ilgili aracılar (NACE kodu: 46.14) İsim, Sanayi ve Zanaatler
Tekstil, giysi, kürk, ayakkabı ve deri eşyaların satışı ile ilgili aracılar (NACE kodu: 46.16) İsim, Sanayi ve Zanaatler
Kereste ve inşaat malzemelerinin satışı ile ilgili aracılar (NACE kodu: 46.13) İsim, Sanayi ve Zanaatler
konuşurken ipin ucunu kaçırmak Fiil
söz konusu edilen bedel
söz konusu edilen meblağ
(a) söz konusu olmak, gerekmek, gerekli olmak, lâzım gelmek, ihtiyaç olmak.
Large amounts of money
are involved: Çok miktarda para söz konusudur.
A lot of work is involved: Büyük emek gerekiyor. (b) (bir işe) karışmak, burnunu sokmak, yakın ilişki kurmak.
ilgili bütün faktörleri gözden geçirmek Fiil
parmağı olmak Fiil
bizzat ilgilenmek Fiil
husule gelen masraflar İsim
karar da yakından söz sahibi olmak Fiil
kararda yakından söz sahibi olmak Fiil
gırtlağına kadar borca batmak Fiil
bir davaya karışmak Fiil
bulaşmak Fiil
borçu olmak Fiil
borcu olmak Fiil
birinin yıkılmasında parmağı olmak Fiil
çaprazlaşmak Fiil
borca batmış
tevessül etmek Fiil
bir komploya katılmış olmak Fiil
karanlık işlere karışmak Fiil
yakasını kaptırmak Fiil