Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. = Denmark.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

den
in, vahşi hayvan ini/sığınağı.
lion's den: aslan ini.
den
mağara.
den
(eşkiya/haydut/hırsız vb.) yuva(sı)/yatağı.
a den of thieves: hırsız yatağı.
dens of misery: sefalet yuvası.
den
(izbe/pis) yer/kulübe/oda.
den of vice: batakhane.
den
küçük oda, çalışma odası.
den
küçük izci (yavrukurt) devriyesi.
den
ine sığınmak, inde/mağarada vb. yaşamak.
(thives , animals) den
yatak
beard the lion in his den
gidip kafa tutmak, birinin üstüne yürüyüp meydan okumak, birisiyle açıkça yüzleşmek.
Beard the lion in his den
kuvvetli/nüfuzlu birine açıkça meydan okumak/karşı koymak.
Den Haag
Lâhey: Hollanda'nın başkenti. İsim
den mother
(izcilerde) yavrukurtlara önderlik yapan tecrübeli kadın. İsim
den of intrigue
cadı kazanı
den of mischief
fesat ocağı
den of robbers
haydut yatağı
den of thieves
haydut yatağı
den of thieves
batakhane
den of vice
batakhane
gambling den
batakhane
gambling den
oyun odası İsim
gambling den (house)
kumarhane
keeper of a gambling den
kumarhane işleten kimse
opium den
afyon/esrar içme odası.
the lion's den
aslan ini
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

den
of
den
through
den
from
% 98'den kredi vermek
to place a loan at 98 % Fiil
(Double Income no Kids)'den alınma (Çifte Gelirli Çocuksuz
dinky
... için ...'den özür dilemek
to apologize to ... for ... Fiil
...'den ...'ye değişmek
to vary from one ... to another Fiil
...'den ...'ye değişmek
to vary from ... to ... Fiil
...'den anlamak
to have an eye for ... Fiil
...'den başka
other than ...
...'den başka birşey olmamak
to be tantamount to ... Fiil
...'den başlayarak
as from ...
...'den beraat etmek
to be acquitted of ... Fiil, Hukuk
...'den bıktım.
I've had it with ....
...'den bir adım önde olmak
to be a cut above ... Fiil
...'den çıkış yolu bulmak
to find a way through ... Fiil
...'den çok da farklı değil.
It's not very different from ....
...'den çok daha iyi
streets ahead of ... Sıfat
...'den çok farklı
a far cry from ... İsim
...'den daha iyi performans göstermek
to outperform ... Fiil
...'den dolayı
because of ... Zarf
...'den esinlenmek
to draw inspiration from ... Fiil
...'den faydalanmak
to take advantage of ... Fiil
...'den fenalık geldi.
I've had it with ....
...'den gına geldi.
I've had it with ....
...'den göç etmek
to emigrate from ... Fiil
...'den habersiz
oblivious of ... Sıfat
...'den hemen önce
shortly before ... Zarf
...'den hemen sonra
shortly after ... Zarf
...den hiç bahsetmemek
to keep silent about ... Fiil
...'den hoşlanmak
to be fond of ... Fiil
...'den ilham almak
to draw inspiration from ... Fiil
...'den itibaren
as from ...
...'den iyi anlamak
to have an eye for ... Fiil
...'den kaçınmak
to forbear from ... Fiil
...'den kaçınmak
to avoid ... Fiil
...'den kaynaklanmak
to result from ... Fiil
...'den kısa bir süre önce
shortly before ... Zarf
...'den kısa bir süre sonra
shortly after ... Zarf
...'den kote edilmek
to be quoted at Fiil
...'den mağdur olmak
to fall prey to ... Fiil
...'den mağdur olmak
to be aggrieved by ... Fiil
...'den mağdur olmak
to be wronged by ... Fiil
...'den mahrum kalmak
to be devoid of ... Fiil
...'den memnun olmak
to be happy with ... Fiil
...'den memnun olmak
to be happy about ... Fiil
...'den ne istiyorsun?
What do you have against ...?
...'den nihai olarak sorumlu olmak
to be ultimately responsible for ... Fiil
...'den ödün vermek
to compromise ... Fiil
...'den ödün vermeksizin
without compromising ... Zarf
...'den önce
prior to ...
...'den ötürü
by reason of ... Zarf
...'den ötürü
because of ... Zarf
...'den pek de farklı değil.
It's not very different from ....
...'den saatler sonra
several hours after ... Zarf
...'den sorumlu olmak
to be in charge of ... Fiil
...'den sorumlu olmak
to be responsible for ... Fiil
...'den sorumlu tutulmak
to be answerable for Fiil
...'den sorumlu tutulmak
to be answerable for ... Fiil
...'den sorumlu tutulmak
to be held liable for ... Fiil
...'den taviz vermek
to compromise ... Fiil
...'den taviz vermeksizin
without compromising ... Zarf
...'den tek başına sorumlu olmak
to be solely responsible for ... Fiil
...'den tepki görmek
to face ... backlash Fiil
...'den uzak durmak
to keep away from ... Fiil
...'den yararlanmak
to take advantage of ... Fiil
...den zaferle çıkmak
to emerge victorious in ... Fiil
...'e ...'den farklı davranmak
to treat ... differently than ... Fiil
...'e ...'den farklı muamele etmek
to treat ... differently than ... İsim
...'i ...'den farklı kılmak
to set ... apart from ... Fiil
...i ...den mesul tutmak
to hold ... responsible for ... Fiil
...i ...den sorumlu tutmak
to hold ... responsible for ... Fiil
..den ... e kadar uygulamada kalır
it shall apply from ... to ...
…den bağımsız bir şekilde
without regard to … Zarf
…den bağımsız olarak
without regard to … Zarf
…den bağımsız olarak
independently of … Zarf
…den başka herşey
anything but …
…den bir farkı olmamak
to be nothing less than … Fiil
…den doğmak
to ensue from … Fiil, Hukuk
…den geçilmiyor.
There is any amount of …. Cümle
…den geçilmiyor.
There are any number of …s. Cümle
…den haberdar olmak
to keep abreast of … Fiil
…den habersiz kalmamak
to keep abreast of … Fiil
…den kaynaklanmak
to flow from … Fiil
…den kılpayı kurtulmak
to come within an ace of … Fiil
…den kılpayı kurtulmak
to be within an ace of … Fiil
…den ne haberler var?
How about ...? Cümle
…den önce
prior to … Zarf
…den önce
preliminary to … Zarf
…den sonra
subsequent to … Zarf
…den vazgeçmek
to forgo … Fiil
8'den 13'e çalışmak
to run from 8-13 Fiil
A veya B'den birini seçmek
to choose between A and B Fiil
açıklama vs'den önceki coşkulu müzik parçası
fanfare İsim
altın , gümüş , bakır-nikel'den yapılmış para
metallic currency
bakır-nikel'den yapılmış madeni para
metallic currency
bir önergeyi Kongre'den alelacele geçirmek
to jam bill through congress Fiil
bu hükümleri ..den itibaren uygularlar
they shall apply these provisions from ... İsim
ceza vb'den kurtarmak
to off the hook Fiil
'den
with
'den
ad
den (dan), türkiye'den
ex, ex-turkey
'den almak
to draw from Fiil
'den aşağıda
beneath
'den ayırmak
to divide from Fiil
'den az olmamak koşuluyla
not less than
'den başka
aside from
'den başka
over and above extra
'den başka
besides
'den başka
save
'den başka
apart from
'den başka
except
den başka; ancak; yalnız
save
den beri
date from
'den bilgi saklamak
to hold out on Fiil
'den bir yana kaçıp kurtulmak
to dodge Fiil
'den çok farklı olmak
to be a far cry from Fiil
den daha çok
rather
den daha fazla
upwards of
den dışarı
ex
den dolayı
through
den dolayı
from
'den dolayı
for
'den dolayı
on account of
'den dolayı
on the score of
'den dolayı
owing to the fact that
'den dolayı
in consequence of
den farklı
unlike
den fazla
ex
'den fazla
over and above extra
'den fazla olmamak üzere
not exceeding
'den geç olmamak üzere
not later than
'den geçerek
via
'den gelmek
to stem Fiil
'den gelmek
to be descended from Fiil
'den gelmek
to grow from Fiil
den görerek
through
'den haberdar etmek
to keep someone posted (on) Fiil
'den hoşnut olmak
to draw from Fiil
den imtina etmek
to abstain from sth Fiil
'den inmek
to be lineally descended from Fiil
'den itibaren
as of
'den itibaren geçerli
with effect from
'den itibaren tahakkuk etmek
to be payable from Fiil
den kaçınmak
to abstain from sth Fiil
'den kaynaklanmak
to grow out of Fiil
'den kaynaklanmak
to take root from Fiil
'den kote edilmek
to be quoted at Fiil
den kurtulmak
to throw off Fiil
'den kurtulmak
to get rid of Fiil
'den öğrenmek
to gather from Fiil
'den önce gelmek
to take precedence over Fiil
'den önce gelmek
to rank before Fiil
'den paçayı kurtarmak
to elude Fiil
'den sakınmak
to be wary of Fiil
'den sonra gelmek
to rank after Fiil
'den sorumlu olma
in charge of
'den vazgeçmek
to relinquish Fiil
'den yetiştirmek
to grow from Fiil
'den yukarı
in excess of
doğrudan ...'den inmek
to be lineally descended from Fiil
dört İncil'den biri
gospel
ırk vb'den olmayanlar arasında evlenme
mixed parentage
İngiltere'den ithal edilmiş
imported from england
KDV'den muaf
value added tax exempt
KDV'den muaf
VAT exempt
kumaş vb'den bir parça kesmek
to cut out Fiil
Latince'den gelmek
to be derived from latin Fiil
memleket içinde İngilizce'den ayrı bir dilde basılan ilan
foreign language advertising
metin vb'den karışıklık yaratan bölümleri çıkarmak
to cut out dead word Fiil
Noel'den önceki gece yakılan iri kütük
- log
rütbe ce ...'den önce gelmek
to rank before Fiil
üye devletler ..den kaçınırlar
member states shall abstain from ... İsim
vb'den nükleer silahları arındırmak
to denuclearize Fiil
vb'den önceki giriş konuşması
lead in
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.