finding

fact-finding commission

gerçekleri araştırma komisyonu İsim, Siyaset-Ulusl. İlişkiler

cost finding

maliyet hesaplama

cost finding

maliyet bulma

direction finding

yön bulma

fact- finding

delil tespiti

fault finding

kusur bulma

forensic finding

adli bulgu İsim, Hukuk

long range direction finding

uzun mesafe yön tayini

position finding

yer tespiti

radio direction finding

radyo yön bulucusu

special finding

münferit davada jüri kararı

title by finding

keşif yoluyla elde edilen mülkiyet hakkı

visual direction finding

görsel yön

finding a person disagreeable and unbearable

istiskal

finding bail

kefalet sağlama

finding bail

kefil bulma

finding fault with

zem

finding list

(kitaplık) kısa katalog

Finding Nemo

Kayıp Balık Nemo İsim, Sinema

finding of capital

sermaye bulma

finding of fact

olayın unsurları İsim

finding of the jury

jürinin vardığı sonuç

finding something convenient or preferable

tensip

finding something necessary

iltizam

finding the means

para bulma

finding's keeping

bulanın malı, kayıp eşyayı bulanın onu kendine maletmesi

(secret) finding out

keşif

accept a finding as binding

hakem kararını bağlayıcı kabul etmek Fiil

be always finding fault

hep kusur bulmak Fiil

be instrumental in finding well paid work for a friend

bir dosta iyi maaşlı bir iş bulmasında yardımcı olmak Fiil

bring in a finding against

bir cezaya hükmetmek Fiil

direction- finding aerial

yön bulma anteni

direction finding antenna

yön bulucu anten

direction finding loop

(radyo) yön buluş çerçevesi

Direction finding/finde

r
ilet. yön bulma, yön bulucu.

fact- finding board

soruşturma kurulu

fact- finding committee

soruşturma kurulu

fact- finding mission

bilirkişi heyeti

fact- finding survey

durum raporu

fact- finding tour

delil toplama gezisi