helter-skelter

  1. acele ile, telâşla, alelacele, apar topar, paldır küldür, çil yavrusu gibi.
    She went helter-skelter
    down the stairs: Paldır küldür merdivenlerden indi.
    The children ran helter-skelter when the dog rushed at them.
  2. gelişigüzel, karmakarışık, darmadağınık, intizamsız /düzensiz (bir şekilde).
    His clothes were scattered
    helter-skelter about the room.
  3. telâş, karışıklık, şaşkınlık, keşmekeş, karmakarışık şey, gürültülü/telâşlı/acele iş, hengâme.
  4. acele, telâşlı, şaşkın, şaşırmış.
aceleyle
telaşla